Bu bilgilere göre müdürlerin personelleri hakkında FETÖ kapsamında ihraç edilip edilmemeleri hakkında görüş bildirmeleri istenilmektedir.

Herhangi bir somut veriye dahi dayanmayan görüşlerin ne kadar sağlıklı olacağı tartışmalı olacaktır.

Burada bir çok önemli soru ve sorun ortaya çıkmaktadır: “Peki ya görüş bildirecek müdür FETÖCÜ ise…” “ya müdür daha önce sorun yaşadığı personeli saf dışı etmek istiyorsa?” Sayın yetkililer bunu hiç mi düşünmüyorlar?

Her şeyden önce bu görüşü bildirecek müdürlerin geçmişi ne kadar sağlamdır? Bu müdürlerin FETÖ’nün finans kaynağı ile geçmişte bir bağı olup olmadığı, Zaman Gazetesi’ne abone olup olmadığı, çocuklarını okullarına gönderip göndermediğini, sohbetlerine gidip gitmediği denetlenmiş midir? Kendileri liyakete bakılmadan torpille atanan müdürlerin adaletli görüş bildireceği konusunda kamuoyu nasıl tatmin edilecektir?

Diğer yandan müdürlerin can güvenliği nasıl sağlanacaktır? Haksız şekilde müdürünün görüşüyle ihraç edilecek olan personelin cinnet halinde yapabilecekleri hesaba katılmış mıdır?

Biz Sayın Cumhurbaşkanının “at izinin it izine karıştığı”na dair açıklamasından sonra daha temkinli ve dikkatli bir inceleme yapılmasını beklerken Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuda hakim ya da savcı olmayan müdürlerle bu işi daha çok karıştıracaklarını ve her şeyden önce bu durumun sayın Cumhurbaşkanının açıklamasını hiçe saymak anlamına geleceğini düşünüyoruz.

Bu işin toplumsal sorunlara neden olmadan çözülmesi gerekmektedir. Öncelikle yeni bir KHK ile ihraç edilenlere ve açığa alınanlara soruşturma ve savunma hakkı verilmelidir. Gerekirse geniş kapsamlı sendikaların da dahil olacağı komisyonlar kurulmalıdır.

Diğer yandan ülkemizi işgal girişiminden aylar önce de ifade ettiğimiz gibi örgütün şeması çıkarılmalıdır. Bu şema aşağıdan yukarıya değil yukarıdan aşağıya çizilmelidir. Bu şemaya müdahil olan ya da temas eden öğretmenler yargılanarak cezalandırılmalıdır.

Toplumsal adaletin sağlanması için bu durum elzemdir. Yoksa bir okul müdürünün bir “tik” işareti ile yargılama yapmadan yapılacak ihraçlar binlerce insanın, binlerce ailenin haksızlığa uğramasına neden olacaktır.

Nitekim şu an Türkiye genelinde ihraç edilen 4 öğretmenin intihar ettiği bilgisi basına yansımıştır. Henüz insanlar yeni KHK’lerle durumun düzeltileceği inancı taşımaktadır. Bu umut kaybolduktan sonra intiharların yanına cinayetlerin eklenmesi bile söz konusu olabilir. Bu nedenle hükümetin sosyolog ve psikologlarla bu durumun olabilecek sonuçları hakkında da çalışmalar yapması gerekmektedir.

Bu tavsiyemiz kesinlikle bir af talebi değildir. örgüte bilerek ve isteyerek yardım ve yataklık edenlerin bütün teröristlerin hak ettiği cezayla karşılaşmasından yanayız. Ancak yargı makamı okul müdürlükleri değildir. Bu gerçek dikkate alınmalıdır.

Türkiye’nin umudu Yenikapı ruhudur. Biz EKSEN Eğitim Sen olarak Yenikapı ruhunun ebediyete kadar yaşamasını istiyoruz… Bu ruhun yaşaması da ancak adaletle mümkün olacaktır.

Milli Eğitim Bakanlığı’na ve kamuoyuna saygılarımızla…

EKSEN EĞİTİM SEN

GENEL MERKEZİ