Yusuf Sevingen

Yusuf Sevingen

Ziya Hoca'ya Açık Mektup

Ziya Hoca'ya Açık Mektup

Sayın Selçuk, biz sizin eğitime dair cümlelerinizi hep sevdik. Sonuna kadar da alkışladık. Hatta kötü düşünceli ve ön yargılı kimselere karşı da size her daim kalkan olduk. Yine de kalkan olmayı sürdürürüz. Çünkü sizin eğitimci tarafınıza çok güveniyoruz hatta inanıyoruz.
Lakin son sözleriniz bizlere bir hayli hayal kırıklığı yaşattı. Sizden beklenmedik bir cümle bizi şoke ediyor. İnanınız, başka birisi böyle sözler sarf etse bu kadar ağır gelmez. Ama gelin görün ki sözün sahibi Ziya Hoca diye bildiğimiz değerli bir şahsiyet... Onun için bozuluyoruz hocam. 

Biliyoruz, bu süreç sizin de çok canınızı sıkıyor. Biliyoruz, oradan oraya koşuştursanız da siz de bir insan olduğunuz için her yere ve her şeye yetişemiyorsunuz. Biliyoruz, sistemin ve bürokrasinin ağırlığı sizleri de çok zorluyor. Fakat ortada sizlerden beklentisi olan milyonlar var. Biliyoruz, ahdiniz var. Yepyeni bir çağa adım atarken çığır açmalıyız, diyorsunuz. Bu uğurda bu yola baş koydunuz. Canınızı sıkanlar ve sizin din ile ilişkinizden nem kapıp size yüklenmek isteyenler an itibarıyla pusuda... Hazır ve nazırlar... Nazırlık için ellerini ovuşturuyorlar. Orada burada, öğretmenin yumuşak karnı üzerinden provokasyon hatta istismarda bulunuyorlar. Malzemeleri ise öğretmenin bam teline dokunan  sözler oluveriyor.

Biz, samimiyetinize ve gayretinize inanıp size güveniyoruz. Maaş polemiğine hiç girmiyoruz. Biliyoruz ki mayınlı tarla orası... Herkes kendince atacak tutacak. Bu nedenle size bu süreçte bir ağırlık daha hissettirmek istemeyiz. Naçizane bir tavsiyede bulunabiliriz.

Sayın Selçuk, eğitimi sadeleştirin. Her yönden... Bu süreç bir fırsat... Sadeleştirin ki parasal ağırlıklar öne çıkıp göze batmasın. Biliyoruz, öğretmenin aldığı para ile itibarı arasında bir ilgi ya da alaka yok. Pekala para olmadan da itibar olur. Her şeyi paraya endekslememek lazım. Gelin görün ki sanki her şey para olmuş. Ne acı ki itibarı bile para ile ilişkilendirebiliyoruz. 

Sayın Selçuk, 15 saat derse karşılık standart bir yaşam için gerekli olan maaşı öğretmenlere verelim. Ek ders yükünden kurtulalım. Böylece sade bir düzende rahat bir kafa ile öğretmenleri, öğrencinin ilgi ve yeteneğine karşı duyarlı hale getirmiş oluruz. Bir dönem ah şu okullar olmasa ne güzel olur, diyen bakanımız vardı. Demek ki ne kadar bir ağırlık hissediyorsa... Siz de ah şu öğretmen maaşları olmasa ne güzel olur, şeklinde lanse edilirseniz çok üzülürüz. Unutmayın pusudalar...
Eğitim; yüklenilerek ya da karıştırılarak değil, sadeleştirilerek hafifler. Ve rayına oturur.
Saygılarımla...
Yusuf Sevingen

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yusuf Sevingen Arşivi
SON YAZILAR