Yusuf Sevingen

Yusuf Sevingen

Filistin Bir İnsanlık Meselesidir

Filistin Bir İnsanlık Meselesidir

Hiç uzatmayacağım...

Ama hiç...

Trablusgarp’ta çok öldük.

Balkanlar’da çok öldük.

1. Dünya Savaşı’nda birçok cephede çok öldük.

Yemen’de...

Galiçya’da...

Suriye’de...

Çanakkale’de...

Ve Kurtuluş Savaşı’nda...

Eldeki son yurt olan Anadolu’yu kurtarmak için...

Balkan acısını yaşayan Selanikli bir Paşa’nın, Gazi Paşa’nın, öncülüğünde...

2. Dünya Savaşı’ndan ise sakındı o kuşağın sembolleri...

Zira Anadolu çocukları çok ölmüştü ve bu kuşak savaşların acı imbiğinden geçmişti. Çocukların ekmek bulmakta sıkıntı çekmesi pahasına onların babasız kalmaması için yollar aradılar. Yani onların babasız kalmasını hiçbir vakit göze almadılar, akıllarının ucundan dahi geçirmediler. Ve savaş bitene dek olan biteni, olacak olanı bir oyalama stratejisi ile öteleyerek idare ettiler. İşte o acı imbiğin kazanımıydı her bir çocuğun babasıyla yaşamına devam etmesi.

Sonra NATO uğruna teee Korelere gitti Mehmet...

Oralarda öldük.

Üsteğmen Mehmet GÖNENÇLER gibi gözlerimizi kırpmadan... Vatani bir görev uğruna...

Kıbrıs’ta Cengiz TOPELLER olduk bilahare.

Yine öldük.

1980’den beri PKK terörüne karşı binlerce Anadolu evladını kaybettik.

En sonunda da FETÖ’ye kaç kuşağı kurban verdik?

Bunun bilançosu bile belli değil.

15 Temmuz’da ise yüzlerce insanımız öldü, binlerce kişi kolundan bacağından, gözünden, bedeninin bir uzvundan oldu.

Anadolu’yu koruyup kollayacağız elbette...
Emanet...
Yurt...

Saldırana karşı koyacağız amenna...

Gelin görün ki İslami camiada bir grup insan sosyal medya ağları üzerinden Mehmetçiği Orta Doğu’nun göbeğine çekmeye çalışıyor. İnsanlara gaz vererek hükümet üzerinde baskı kurdurma peşinde... Bunların dümen suyundan gidilirse duygusallık ağır basar ve göz göre göre kendi insanımızı ateşe atmış oluruz. Halbuki önceliğimiz insanımızı yaşatmak olmalıdır. Hatta ve hatta insanlığı yaşatmak da din, ırk farkı gözetmeden önceliğimizdir elbette... Fakat gücümüz doğrultusunda bu önceliklerimiz için kurguladığımız stratejiler farklı olmalıdır.

Ümmet diyerek attığımız her adımın duygusallığı olacağı için sonuçları ağır olur... Zira ümmet hislerimiz istismar edilerek ümmet içinde başka oyunların arasında da kalakalabiliriz. Halbuki orada ümmetliğimizi değil, insanlığımızı ortaya koymak önceliğimiz olmalı. İnsanlığımızı konuşturmalıyız ki daha geniş kitleler üzerinde etkili olunabilsin. Böylece bir Hristiyan, bir Budist ve sair inanç sahipleri de tepki verebilsin. Meselenin çapı, insanlık derseniz büyür. Ümmet derseniz ufalır. Tarih sayfalarına açın bakın. Görürsünüz.

Görünen o ki bazı kimseler, sosyal medya ağlarını kuşatarak İnstagram kepenklerini açmışlar ve dükkanlarının önlerinden geçenlere ‘‘Gel Müslüman vatandaş, gel!’’ diye naralar atarak bu Filistin meselesini kendi kafaları cihetinde kaşımaya, kızıştırmaya çalışıyorlar. Arada reklamlarını yapıyorlar tabii... Ve hükümetin Filistin konusunda alacağı bir kararda etkili oldukları an tutana aşk olsun... Bu romantik muhafazakarlık halleri ile hükümeti çıkmaz bir yola sokabilirler. Anadolu çocuklarının güvenliğini de tehdit etmiş olmazlar mı sizce?

Bu kimseler, buldukları yüzden ve kendilerine sunulan açık çekten ötürü İslami alanı kuşatarak halka ümmetsel bir Filistin sorumluluğu yüklemeye çalışıyorlar, bu yük ile hareket eden bir meczubun Türkiye’yi zora sokacak bir eylemde bulunması uluslararası camiada bizi zora sokarsa ne olacak bu durumda? Bakınız, Türkiye’nin siyasi tarihinde 6-7 Eylül olayları var. Dikkatli olmak gerekmez mi? Birilerinin dini duygularını kabartırken yol açtıkları akılalmaz hatalarının bedelini niye Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı ödesin, öyle değil mi?

Bilinmelidir ki biz Yemenlere kadar gidip de dönmeyenlerin torunlarıyız.

Acı deneyimlerimiz var.

Sarıkamış’ta bir maceraya sürüklenip donarak şehit düşenlerin çocuklarıyız.

Sarıkamış soğuğu yüreklerimizi yakıyor hala.

Ne diyor Yemen Türküsü’nde:

‘’... Şol yemende can verenler
Biri Memet biri Memiş
Biri Memet biri Memiş...’’

Türk Memet Anadolu nöbetinde, Türk Memet Kudüs’e demek tarihin acı imbiğinden çıkan bir söz olamaz. Esmek gürlemek kolay, iş eyleme gelince bu kimselerin esamesi okunmaz. Esamesi okunacak olanlar yine Türk Memetler...

Kudüs’e gönüllü gidecek olanların yolu açık olsun.

Ama orada Mehmetçiğin işi olamaz.

Geçim derdine düşmüş, çoluklu çocuklu ve torun torba sahibi olan insanların da...

Ve şunu aklımızdan çıkarmamalıyız:

GÜCE TAPANLARIN ARASINDA SAVAŞ EKSİK OLMAZ.
UZLAŞMADAN NASİBİNİ ALMAMIŞ, PARÇA PİNÇİK OLMUŞ OLANLARIN ARASINDA DA SAVAŞ EKSİK OLMAZ. OYUN OLUR, DÜZEN OLUR. O OYUNUN İÇİNDEN ÇIK ÇIKABİLİRSEN... OYUN İÇİNDE OYUNLAR... ORTA DOĞU NE YAZIK Kİ BÖYLEDİR. PERDE ARDINDA HİÇBİR ŞEY DUYGUSAL GÖRÜNÜMLÜ DEĞİLDİR.

MOTTOMUZ: FİLİSTİN BİR İNSANLIK MESLESİDİR...

Saygılarımla...

Yusuf SEVİNGEN

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yusuf Sevingen Arşivi
SON YAZILAR