Ülkemiz de tarım ve hayvancılık modern üretim standardını bir türlü yakalayamadı. İnişli çıkışlı yapısıyla güven vermiyor. Sıkıntıları geçici devlet müdahalesiyle çözülmesi devamlı yamalı bohça bir yapı teşkil ediyor. Sorunların çözümü yerine geçici sorun giderici metotlar ısrarla deneniyor. Tarım ve hayvancılık için yapılması gereken çözümlerin bireysellikten öte sorunun tamamının ele alınarak yapılması gerekmektedir. Ülkemiz de tarım ve hayvancılık dönemsel farklılıklar göstermektedir. Oysaki istenilen hep aynı düzeyde hedeflerin tutuğu ve ileriyi kestirebilecek bir tarz olmalıdır. Maalesef bu yapı ülkemiz de hiçbir zaman olmadı. Yarını kestiremiyoruz ne olacak karşımıza ne çıkacak bunu bilmiyoruz kör ebe oynuyoruz. Özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşanların kuruduğu organizasyonların temel prensipleri belli olmasına rağmen kanun koyucu hangisini muhatap alacağı konusun da kaos yaşıyor. Tabana bakılması yerine ikili ilişkiler ve kapalı kapılar arkasında yapılan kulis çalışmasına göre yön veren bir anlayış içinde.  Bu yanlış anlayış yerine tabanda teşkilatlanmasını tamamlayan üst birliği mevcut küçük aile işletmelerinin de dâhil olduğu organizasyonları desteklemesi gerekmektedir.  Bunu yapmanın amacı tarım ve hayvancılıkta aynı iş kolu yapan bireylerin kurdukları yapılara destek vererek en alttan en yukarıya kadar sürdürülebilir bir üretimin desteklenmesi amaçlanmalıdır. 

Özellikle ülkemizde hayvancılık üzerine kurulan kooperatifler aktif olarak çalışmaktadır. Süt bazlı kurulan bu yapılar tüm ülke hattına yayılış göstermektedir. Gösterdikleri performans göz doldurur nitelikte olup ortaklarının hem hayvan hem de ürünlerini tedariki ve arzı konusunda başarılı bir çalışma sergiliyorlar. Avrupa’ya baktığımız da bu yapının kurulduğu ve devlet desteği ile üreticinin her türlü sorunun gideren bir yapı haline gelmiştir. Sistem kurmanın zor ve o kadar da zahmetli olduğu düşünüldüğünde bu işi yapan çiftçilere destek olmak gerekmektedir. Avrupa konunun ehemmiyetini anlamış kurulan bu kooperatifleri desteklemiştir. Tarım ve hayvancılıkta kalkınmanın çiftçilerin güç birliğinde geçeceğini anlaşılmıştır.  Sorunlarını dile getiren ve gerekli müdahaleyi yapacak bu örgüt tarım ve hayvancılığın kalkınmasına yol açmıştır. 

Türkiye’de maalesef kooperatiflerin iş akışına ve kurumsallığını bozacak başka örgütler kurulmuş ürünlerinin ortakçısı olmuş buna da devlet ses çıkarmayarak yapının bozulmasına sebebiyet vermiştir. Tarım ve hayvancılık kişisel çıkarların veya ikili ilişkilerin yapılacağı bir yer olmadığı anlaşıldığı zaman iş işten geçecektir. Hayvancılıkla uğraşan bireylerin kurduğu yapıyı görmezden gelip yalnız ürününü almak için kurulan, örgütlenmesi olamayan yapılar kurulması tarım ve hayvancılığı zora sokacak yalnızca bazı zümrelerin ticari bahçesi olacağı aşikârdır. Çok yapılı bir sistemde başarı elde edemezsin bu sıkıntılara yol açar hele kooperatiflerin önüne engel olacak yapıyı koyarsan ilerleyen dönemde ülkede hayvancılığın sıkıntıya girmesini sağlarsın ki bu da istenmeyen bir durumdur. Ne amaçla kurulduysa o amaca uygun çalışması sağlanmalıdır. Bunu sağlamayıp lobi çalışmalarına göz yumup sistemi bozmak tarım ve hayvancılık açısından tamiri zor sıkıntılara yol açacağını bilmemiz gerekmektedir. 

Avrupa’da kişisel çıkarların veya ikili ilişkilerden önce çiftçisini ve devletini düşündüğü için başarılı olmuştur. Avrupa bunu anlayıp gerekli özeni gösterdiği için başarıya ulaşmıştır. Ülkemiz de küçük aile işletmelerinin de ortak olduğu kooperatiflere destek verilmeli iş akışlarını ve görev alanlarına girecek başka organizasyonların kurulmasına izin verilmemelidir. Bu milli bir meseledir. Bu milli mesele de lütfen biraz ülkemizi ve çiftçimizi düşünelim. 

Tarım ve hayvancılıkta başarı istiyorsak tabandan başlayarak yukarıya doğru kurulmuş üst birliğini tamamlamış kooperatiflere destek olalım göreceksiniz çiftçimizin azmini ve başarısını göreceksiniz. Biz ne zaman işimizi yasal prosedürlere ve ülke menfaatini gözeterek yaparsak başarıyı kazanacağımızı göreceksiniz. Ama bu insanlarla aram iyi lobi çalışması kuvvetli gibi bir düşünce ile kooperatiflerin önü kesilirse inanın sürdürebilir bir yapı karşımıza çıkmaz.  

Gelin kooperatiflerin önünü açalım gereken yasal mevzuata uygun şekilde destek olup faaliyet konularına girecek başka bir yapının bu istemi bozmasına izin vermeyelim. Tarım ve hayvancılıkta başarı ise her bir bireyin aynı çatı altında çalışıp güç birli yapmasından geçtiğini unutmayalım. 
Yasin Erdem