Sözleşmeli Memurlar Kadroyu Sonuna Kadar Hak Ediyorlar! Neden Mi?
2011’de Verildi 2019’da Neden Verilmesin? Sözleşmeli Memurlar Kadroyu Sonuna Kadar Hak Ediyorlar! Neden Mi?
Sözleşmeli memurların kadroya geçmesi konusunda yazdığı makalelerle konuyu Türkiye gündemine taşıyan sitemiz kamugundemi.com yazarı Yasin ERDEM'den yine çok konuşulacak ve gündem olacak makale...
2011’de Verildi 2019’da Neden Verilmesin? Sözleşmeli Memurlar Kadroyu Sonuna Kadar Hak Ediyorlar! Neden Mi?
Sözleşmeli memurlar günlerdir varoluş savaşı veriyor, seslerini devlet terbiyesi sınırları içinde yetkili mercilere ulaştırmaya çalışıyorlar. Bunun için de sosyal medyada sürekli twitter etkinliği yapıp trend topic oluyorlar.
Sayıları azımsanmayacak kadar çok olan sözleşmeli memurlar attıkları yaklaşık 300 bin twit ile kadro hayallerini haykırıyorlar, hayatlarına umutla, mutlulukla bakmaya çalışıyorlar, iş güvencesini, aile bütünlüğünü ve görevde yükselme gibi konuların seçimden önce hallolmasını istiyorlar.
Böylesine insancıl kadro taleplerini ise devlet terbiyesi ile isteyen bu insanların sesi olmak, onların umutlarına, mutluluklarına el uzatabilmek vicdani ve insani bir yaklaşımdır.
Bir insanın korkularıyla yaşaması ne kadar zordur, her birey bunu bilir. Sözleşmeli Memurlar korkularıyla yaşıyorlar. Kendilerini ifade etmek isteseler de bu karanlık girdabın içinde kaybolup gidiyorlar.
Bir sözleşmeli ailesinden uzak, iç dünyası karma karışık bir halde nasıl görevini gerektiği gibi yapabilir?
Vicdanları sızlatan hikayeler aynı işi yapan kadrolu memurun sosyal hakları ile sözleşmeli personelin sosyal hakları bir değildir.
Her personelin hedefi amir olabilmektir. Böyle bir hakkı bulunmayan hedefleri olmayan bir sözleşmeli personelden ne kadar başarı beklenir?
Artık sözlerin bittiği, gözlerin umutsuzlukla karamsar bir şekilde yine olmayacak mı diye serzenişler noktasına geliyor.
Oysa ki kadronun Maliye Bakanlığına hiç bir yük getirmeyeceği aşikarken bu insanların umutları neden öteleniyor?
Sözleşmeli personelin çoğu kalifiye eleman, bu ülkenin iş yükünü üzerlerin de taşırken, iş yerinde söz hakkının , imza yetkisinin olmaması, üstüne iş yerlerinde her türlü hakareti görmesi cabası…
Bir insan onuru için yaşar. Hem çalışıp hem de ötelenmek biraz garip ve hoş olmayan bir durumdur.
Peki aile bütünlüğü gibi sosyal sorunlar yaşarken bu insanlardan nasıl verim beklenebilinir ki ?
Bu aşamada tüm olumsuzluklarla savaşan sözleşmeli memur yalnız kadro istiyor.
Toplumsal sorunlar da her zaman sorunları çözen Cumhurbaşkanımız, sözleşmeli personelin mağduriyetini de çözeceği konusunda hiç şüphemiz yok.
Bilindiği gibi Cumhur İttifakının sözleşmeliye kadro vaadi unutmuş değildir. Sözleşmeli Personelin 4/B, 5393 Sayılı kanunun 49 Maddesi ile çalışanlar, vekil memurlar ve benzeri tüm sözleşmeli personel kadro istiyor.
Yerel Seçimlerden önce devletten müjdelerini istiyor.
Onları kaderleriyle baş başa yalnız bırakmayalım, sahip çıkalım aile bütünlükleri için ,sosyal hakları için, iş güvencesi için ellerinden tutalım, onların sesi olalım.
Sağlıklı toplum için umutsuzluğa kapılmış bu bireyleri, tekrar işlevsel ve sağlıklı bireyler haline getirmek gerekmektedir.
İnsancıl bir görev ve zarurettir, sözleşmeli personele kadro verilmesi.
Bu ülkenin geleceğini değiştiren, mazlumun yanında olan, koruyan kollayan, dünya liderimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’dan sabırsızlıkla kadro müjdesini bekliyorlar.
Biliyorlar ki her mazlumun yanında olan Cumhurbaşkanımız, onların sorununa kayıtsız kalmayıp yüreklerindeki ses olacak. Her zaman olduğu gibi…
Yazarımız Yasin ERDEM’in yapılan twitter etkinliğinde binlerce kez paylaşılan iletilerden bazıları şöyle:
azarımız Yasin ERDEM’in yapılan twitter etkinliğinde binlerce kez paylaşılan iletilerden bazıları şöyle:
Sözleşmeli memurların kadroya geçmesi konusunda yazdığı makalelerle konuyu Türkiye gündemine taşıyan sitemiz kamugundemi.com yazarı Yasin ERDEM'den yine çok konuşulacak ve gündem olacak makale...
2011’de Verildi 2019’da Neden Verilmesin? Sözleşmeli Memurlar Kadroyu Sonuna Kadar Hak Ediyorlar! Neden Mi?
Sözleşmeli memurlar günlerdir varoluş savaşı veriyor, seslerini devlet terbiyesi sınırları içinde yetkili mercilere ulaştırmaya çalışıyorlar. Bunun için de sosyal medyada sürekli twitter etkinliği yapıp trend topic oluyorlar.
Sayıları azımsanmayacak kadar çok olan sözleşmeli memurlar attıkları yaklaşık 300 bin twit ile kadro hayallerini haykırıyorlar, hayatlarına umutla, mutlulukla bakmaya çalışıyorlar, iş güvencesini, aile bütünlüğünü ve görevde yükselme gibi konuların seçimden önce hallolmasını istiyorlar.
Böylesine insancıl kadro taleplerini ise devlet terbiyesi ile isteyen bu insanların sesi olmak, onların umutlarına, mutluluklarına el uzatabilmek vicdani ve insani bir yaklaşımdır.
Bir insanın korkularıyla yaşaması ne kadar zordur, her birey bunu bilir. Sözleşmeli Memurlar korkularıyla yaşıyorlar. Kendilerini ifade etmek isteseler de bu karanlık girdabın içinde kaybolup gidiyorlar.
Bir sözleşmeli ailesinden uzak, iç dünyası karma karışık bir halde nasıl görevini gerektiği gibi yapabilir?
Vicdanları sızlatan hikayeler aynı işi yapan kadrolu memurun sosyal hakları ile sözleşmeli personelin sosyal hakları bir değildir.
Her personelin hedefi amir olabilmektir. Böyle bir hakkı bulunmayan hedefleri olmayan bir sözleşmeli personelden ne kadar başarı beklenir?
Artık sözlerin bittiği, gözlerin umutsuzlukla karamsar bir şekilde yine olmayacak mı diye serzenişler noktasına geliyor.
Oysa ki kadronun Maliye Bakanlığına hiç bir yük getirmeyeceği aşikarken bu insanların umutları neden öteleniyor?
Sözleşmeli personelin çoğu kalifiye eleman, bu ülkenin iş yükünü üzerlerin de taşırken, iş yerinde söz hakkının , imza yetkisinin olmaması, üstüne iş yerlerinde her türlü hakareti görmesi cabası…
Bir insan onuru için yaşar. Hem çalışıp hem de ötelenmek biraz garip ve hoş olmayan bir durumdur.
Peki aile bütünlüğü gibi sosyal sorunlar yaşarken bu insanlardan nasıl verim beklenebilinir ki ?
Bu aşamada tüm olumsuzluklarla savaşan sözleşmeli memur yalnız kadro istiyor.
Toplumsal sorunlar da her zaman sorunları çözen Cumhurbaşkanımız, sözleşmeli personelin mağduriyetini de çözeceği konusunda hiç şüphemiz yok.
Bilindiği gibi Cumhur İttifakının sözleşmeliye kadro vaadi unutmuş değildir. Sözleşmeli Personelin 4/B, 5393 Sayılı kanunun 49 Maddesi ile çalışanlar, vekil memurlar ve benzeri tüm sözleşmeli personel kadro istiyor.
Yerel Seçimlerden önce devletten müjdelerini istiyor.
Onları kaderleriyle baş başa yalnız bırakmayalım, sahip çıkalım aile bütünlükleri için ,sosyal hakları için, iş güvencesi için ellerinden tutalım, onların sesi olalım.
Sağlıklı toplum için umutsuzluğa kapılmış bu bireyleri, tekrar işlevsel ve sağlıklı bireyler haline getirmek gerekmektedir.
İnsancıl bir görev ve zarurettir, sözleşmeli personele kadro verilmesi.
Bu ülkenin geleceğini değiştiren, mazlumun yanında olan, koruyan kollayan, dünya liderimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’dan sabırsızlıkla kadro müjdesini bekliyorlar.
Biliyorlar ki her mazlumun yanında olan Cumhurbaşkanımız, onların sorununa kayıtsız kalmayıp yüreklerindeki ses olacak. Her zaman olduğu gibi…
Yazarımız Yasin ERDEM’in yapılan twitter etkinliğinde binlerce kez paylaşılan iletilerden bazıları şöyle:
azarımız Yasin ERDEM’in yapılan twitter etkinliğinde binlerce kez paylaşılan iletilerden bazıları şöyle:
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.