Kırmızı Et Paradoksunda Küçük Aile İşletmelerinin Önemi
Türkiye'de Tarım ve Hayvancılık gün geçtikçe erimeye devam ederken, kısa vadeli projelerle günlük kazanım sağlamak ne kadar fayda verir dersek şuan ki tabloyla karşılaşırız.
Bilindiği üzere ülkemiz de, Kırmızı Et Yetiştiricileri ve Süt Üreticileri krizin eşiğinde ve bu sektör acil çözüm bekliyor.
Peki başlıca sıkıntıları nedir dersek; Üreticilerin ürünlerinin değerinin altında gitmesi ve girdi maliyetlerinin yükselmesi. Artık baş edilemez tablo ile karşı karşıya kalan sektör, kendi çıkış yolunu bulmaya çalışıyor. Kimisi besicilikten vaz geçiyor, kimisi Damızlık sığırını elden çıkartıyor. Sonuç sektörün daralması ve dışa bağımlılık.
İthalat ülke ekonomisi üzerine baskı yaparken ülkemiz çiftçisini neden korumayıp ithalata yöneliyoruz. Bu da sorulması gereken sorulardandır.
Peki sektörün en büyük sorunu ne dersek? Yem fiyatları deriz.
Kesif yemde en çok rasyona giren Mısır, Ayçiçek tohumu küspesi , pamuk tohumu küspesi , arpa , kepek , mineral ve Vitamin Premiksleri izler.
Şuan çiftçinin ürettiği ürünler içinde olan bu ham maddeler fiyat olarak son 5 yıldır aynı seviyedeler. Ürünlerdeki fiyat artışı fazla görünmez iken yem fiyatlarındaki artış, ürün fiyat artışını 5’e katlamıştır. Bu durum yetiştiriciler üzerine baskıları artırmış geleneksel aile işletmelerinin sonu olmaya doğru gitmektedir. Aile işletmelerinin yerini artık büyük işletmeler alırken, geçimini hayvancılıkla uğraşan aile işletmelerini zora sokmuştur. Bu da hayvancılıktan kopuşlar, şehirlere göçleri artırıp ülke hayvancılığı üzerine olumsuz etkileri olmuştur. Tarım ve hayvancılık monopol bir sektör olamaz Devlet küçük aile işletmelerini ayakta tutmak zorundadır.
Türkiye genelinde Küçük Aile İşletmeleri elindeki damızlık sığırları çıkardığı vakit yansıması kırmızı et üzerine olacaktır. Kesimlik sığır varyetisindeki azalma ile ülkemizde kırmızı et ihtiyacı zuhur edecektir. Bunun pratik çözümü ithalat olmamalı. Sağlıklı bir toplumda kırmızı et tüketiminin yüksek değerlerde olduğu düşünüldüğünde bu sektörü ayakta tutmak zaruridir. Ülkemiz nüfusu hızla artmakta et tüketimi de buna bağlı olarak artmaktadır. Artan bu ihtiyacı ikama ürünlerle karşılamak sorunun üzerine hasır çekmeye benzer ki ilerleyen dönemlerde sorun kangren olmaya ampütasyon hatta ölümlere kadar yol açar.
Sorunlardan kaçmadan sektöre destek olunup tekrar Aile İşletmelerinin yaşaması sağlanmalıdır. Tabi bunu yaparken devletin eli ile yapmak aile işletmelerini bir çatı altında toplayıp hayvancılık ihtisas organize bölgeleri kurmaktan geçer.
Ülkemiz de kırmızı et ihtiyacı artarken bu ihtiyacı karşılayacak bir strateji üretilmeli aile işletmelerine destek olunup bu sıkıntılı süreçten rahatlatlıkla geçmek mümkün görünürken kısa vadeli çözümlerden ve ikame ürünleri tüketimini önererek bu süreci doğru yönetelmesi konusunda sıkıntılar çıkabilir.
Hayvancılık sektörünün rahatlatılması, çiftçinin rahatlatılması demektirki bu da ülke tarım ve hayvancılığı üzerine olumlu etkileri olacağı aşıkardır.
Tarım endüstrileşmeyle büyür sanayi ile gelişir.
Yasin ERDEM
Ziraat Mühendisi
Zooteknist
Bilindiği üzere ülkemiz de, Kırmızı Et Yetiştiricileri ve Süt Üreticileri krizin eşiğinde ve bu sektör acil çözüm bekliyor.
Peki başlıca sıkıntıları nedir dersek; Üreticilerin ürünlerinin değerinin altında gitmesi ve girdi maliyetlerinin yükselmesi. Artık baş edilemez tablo ile karşı karşıya kalan sektör, kendi çıkış yolunu bulmaya çalışıyor. Kimisi besicilikten vaz geçiyor, kimisi Damızlık sığırını elden çıkartıyor. Sonuç sektörün daralması ve dışa bağımlılık.
İthalat ülke ekonomisi üzerine baskı yaparken ülkemiz çiftçisini neden korumayıp ithalata yöneliyoruz. Bu da sorulması gereken sorulardandır.
Peki sektörün en büyük sorunu ne dersek? Yem fiyatları deriz.
Kesif yemde en çok rasyona giren Mısır, Ayçiçek tohumu küspesi , pamuk tohumu küspesi , arpa , kepek , mineral ve Vitamin Premiksleri izler.
Şuan çiftçinin ürettiği ürünler içinde olan bu ham maddeler fiyat olarak son 5 yıldır aynı seviyedeler. Ürünlerdeki fiyat artışı fazla görünmez iken yem fiyatlarındaki artış, ürün fiyat artışını 5’e katlamıştır. Bu durum yetiştiriciler üzerine baskıları artırmış geleneksel aile işletmelerinin sonu olmaya doğru gitmektedir. Aile işletmelerinin yerini artık büyük işletmeler alırken, geçimini hayvancılıkla uğraşan aile işletmelerini zora sokmuştur. Bu da hayvancılıktan kopuşlar, şehirlere göçleri artırıp ülke hayvancılığı üzerine olumsuz etkileri olmuştur. Tarım ve hayvancılık monopol bir sektör olamaz Devlet küçük aile işletmelerini ayakta tutmak zorundadır.
Türkiye genelinde Küçük Aile İşletmeleri elindeki damızlık sığırları çıkardığı vakit yansıması kırmızı et üzerine olacaktır. Kesimlik sığır varyetisindeki azalma ile ülkemizde kırmızı et ihtiyacı zuhur edecektir. Bunun pratik çözümü ithalat olmamalı. Sağlıklı bir toplumda kırmızı et tüketiminin yüksek değerlerde olduğu düşünüldüğünde bu sektörü ayakta tutmak zaruridir. Ülkemiz nüfusu hızla artmakta et tüketimi de buna bağlı olarak artmaktadır. Artan bu ihtiyacı ikama ürünlerle karşılamak sorunun üzerine hasır çekmeye benzer ki ilerleyen dönemlerde sorun kangren olmaya ampütasyon hatta ölümlere kadar yol açar.
Sorunlardan kaçmadan sektöre destek olunup tekrar Aile İşletmelerinin yaşaması sağlanmalıdır. Tabi bunu yaparken devletin eli ile yapmak aile işletmelerini bir çatı altında toplayıp hayvancılık ihtisas organize bölgeleri kurmaktan geçer.
Ülkemiz de kırmızı et ihtiyacı artarken bu ihtiyacı karşılayacak bir strateji üretilmeli aile işletmelerine destek olunup bu sıkıntılı süreçten rahatlatlıkla geçmek mümkün görünürken kısa vadeli çözümlerden ve ikame ürünleri tüketimini önererek bu süreci doğru yönetelmesi konusunda sıkıntılar çıkabilir.
Hayvancılık sektörünün rahatlatılması, çiftçinin rahatlatılması demektirki bu da ülke tarım ve hayvancılığı üzerine olumlu etkileri olacağı aşıkardır.
Tarım endüstrileşmeyle büyür sanayi ile gelişir.
Yasin ERDEM
Ziraat Mühendisi
Zooteknist
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.