Hz. Ali’nin bir sözü ;”öldükten sonra yaşamak isterseniz, ölmez bir eser bırakınız”.

Bu düsturdan yola çıkarak, kırk yıl, mesai kavramı gözetmeden, gece gündüz, cumartesi, pazar demeden, baskı ve tehditlere aldırmaksızın birçok okulda öğretmen ve okul müdürü olarak görev yaptım.

Emek vermeden, alın teri dökmeden gündem olanlar, sabun köpüğü gibi, bir müddet sonra , vakti geçince unutulur. Âmâ bir eser veren, asla unutulmaz, hep yaşar.

Birkaç yüzyıl önce yaşamış İbni Sina( Kitabü’ş-Şifa), Yusuf Has Hacip (Kutatgu Bilig), Kaşgarlı Mahmut (Divan-ı Lügatit Türk) bugün de biliniyorsa, unutulmamışsa yazdıkları eserlerinden dolayıdır.

Bu süreçte, “Eğitimde Yeniden Yapılanma” kitabım yayınlandı ve eğitim camiasında ve basında büyük ilgi gördü. Mehmet Sağlam Başkanlığındaki TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyeleri ve tüm MEB bürokratları kitabımdaki önerilerime vakıf oldular.

Bu kitabımda önerdiğim ve taslak haline getirdiğim bazı önerilerim; “ücretsiz ders kitapları, düz liselerin kapatılması ve Anadolu liselerine dönüştürülmesi, tatillerde yer değiştirme, özel dershanelerin özel okula çevrilmesi, uzun yaz tatillerinin kısaltılması, İngilizce öğretiminin değiştirilmesi, disiplin yönetmeliğinin değiştirilmesi, ortaokullarda disiplin” gibi önerilerim yürürlüğe girdi.

Pek çok önerilerimi de MEB’e ve basın yoluyla kamuoyuna sundum. Özellikle, LGS sınavının kaldırılması ve liselere diploma notuyla girilmesi, eğitimi engelleyenlerin örgün eğitim dışına çıkarılması önerilerim er geç uygulanacaktır.

Yine, bizim toplumuza özgü bir sorun olan ve her yıl 100-200 ocağı söndüren miras cinayetleri ve miras yüzünden çıkan kardeş kavgalarını ortadan kaldıracak ”ZORUNLU ADALET önerimi taslak haline getirip, ilgili makamlara ve kamuoyuna sunmuştum. Hatta konu Bakanlar Kuruluna kadar gelmişti. Bu süreçte ülkemizde yaşanan olaylar ve Bakan ve bürokratların değişmesi nedeniyle gündemden düşmüştü.

Bu konuyu kamuoyunda yeniden gündeme getirdim ve halkımızdan büyük teveccüh gördüm. Kardeş kavgası sona erdirecek “zorunlu adalet” (miras paylaşımını otomatik olarak devletin yapması) önerimi Adalet Bakanlığına sundum, Umarım bir an önce çıkar.

“Bulabilir miyim Acep Gençliğimi” adlı kitabımdaki şiirlerimi isteyen besteleyebilir.

Bu eserlerimle eğitim camiamızda ve milletimizin gönlünde da bir yer edindim

Görev yaptığım kırk yıl içerisinde okuttuğum öğrencilerimden, ,” sayenizde şuraya geldim,” gibi övgü ve gurur verici sözler de iyi eserler verdiğimizin bir göstergesidir.

.

Bu süreçte belki de kırdığımız olmuştur, kırıldığımız olmuştur, çok zorluk yaşadığımız olmuştur, cezalar aldığımız olmuştur, hatta sürgün bile yediğimiz olmuştur;

İdealin uğruna çekmediğin kalmadı

Sürgün bile hedefimden almadı

Cezalar bile ümidimi kırmadı

Onurunla çalıştın sevgili Hocam

Tüm bunlara rağmen hiçbir vakit mesleğimden soğumam, yılmam asla olmamıştır;

Ayrıca emekli olduktan sonra da , bir kenara çekilip , elimi, eteğimi çekmedim.

Kamu Ajansta, her hafta yayınlanan makalemle eğitim ve ülke sorunlarına ışık tutmaya devam etmekteyim.

Ayrıca bu süreçte bir şiir kitabım yayınlandı. Yayınlanma aşamasında bir roman, bir şiir, bir deneme kitabım var. Yani durmak yok, eser vermeye devam.

Öğretmenliğim zamanla unutulsa da eserlerim beni hep yaşatacaktır.

Şemsettin CERAN

Eğitimci-Araştırmacı-YAZAR-ŞAİR /ANKARA

“Zorunlu Adalet” Araştırma-Deneme

“Bulabilir Miyim Acep Gençliğimi” Şiir Kitabı