Şemsettin CERAN

Şemsettin CERAN

MAKSAT ÜZÜM YEMEK Mİ, BAĞCIYI DÖVMEK Mİ?

MAKSAT ÜZÜM YEMEK Mİ, BAĞCIYI DÖVMEK Mİ?

Bu söz, yapılan bir işin ya da söylenen bir sözün göründüğü gibi olmadığını,

arkasında konuyla alakası olmayan başka bir niyet olduğunu anlatan deyimdir.

Bu günlerde Cumhurbaşkanlığının görev süresi ile ülkemizde aniden bir tartışma alevlendi.

Konunun muhatapları ana ve ikinci muhalefet liderleri önceleri böyle bir tartışmanın gereksiz olduğunu belirtmelerine rağmen, muhalif aydınların yoğun baskısıyla, ülke gündemine bu gereksiz tartışmayı soktular.

Ama bu tartışma vatandaş nezdinde, yenilgiye kılıf bulma, aralarındaki çekişmeyi kamufle etme çabası olduğu şeklinde yorumlandı.

Bunları ileri sürenlerin halis maksatlarının Türkiye’nin geleceği, demokrasinin geleceği ile ilgisi olmadığı, tamamıyla kişisel kin olduğu şeklindedir.

Tıpkı ABD ve Batı ülkelerinin istediği gibi Türkiye’yi iç sorunlarıyla uğraştırmak, ülkenin zayıf düşmesini sağlamak, Akdeniz’de, ülkenin güney doğusunda istediklerine kolayca ulaşmaktır.

Bunların maksadı ülkede kaos çıkarmak, vatandaşlar arasında daha da keskinleşen bir bölünme yaşatmaktır.

Hâlbuki bunu çözecek anayasal bir kuruluş olan, Yüksek Seçim Kurulu vardır.

Siyasi partilerin görevi yapmak istediklerini vatandaşlara anlatmak, onları ikna etmektir. Yeri de demokrasinin ölçü yeri olan sandıklarıdır.

Bu tartışma sonuçta Cumhurbaşkanına yeni bir mağduriyet yaratacaktır.

Bunun sonucunda belki kıl payı bitecek olan seçim, açık ara kazanılmasına sebep olacaktır.

Yani bu tartışmayı horlatanlar, rakiplerini ekarte etmek maksadıyla çıktıkları yolda, hezimete uğrayarak ayrılacaklardır. Ama ceremelerini bu yazar-çizer, aydınlar değil, siyasi hayatları bitecek olan birçok siyasi liderler çekecektir.

Bir zamanlar 367 garabeti ile rakibini engellemeye çalışanlara millet, iradesiyle tokadı vurmuştu. Millet daha güçlü olarak mağduriyet yaşatılanlara destek vermişti.

Aynı şeyleri tekrar hortlatmanın kimseye yararı olmaz. Çünkü bu ülke hepimizindir. Seçimden birkaç yıl sonra vatandaş bunları unutur ama siyasi tarih bunları hep hatırlatır.

Bakınız 14 Mayıs 1946’da Türk siyasi tarihinin seyrini değiştiren, ”Yeter, söz milletin.” Sloganı bugün de en çok ilgi gören bir slogan haline gelmiştir.

Beyler güzel düşüncelerinizi, yorumlarınızı bağcıyı dövmek için değil, ülkeye nifak sokmak için değil, üzüm yemek için, bu güzel ülkeyi daha da güzelleştirmek için ortaya koyun.

Bırakın vatandaş, gereğini yapsın, onların feraseti her şeyin en iyisini ortaya koyacaktır.

Şemsettin CERAN

Eğitimci-Araştırmacı/YAZAR

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Şemsettin CERAN Arşivi
SON YAZILAR