YÖNETİCİ SEÇME VE GÖREVLENDİRME YÖNETMELİĞİ HÂLÂ DEĞİŞMEDİ 2
Yönetmeliğin mülga edilmemesi ve 2023 yılı atama takviminin sıkıştırması nedeniyle, bugünlerde okullara yarışma duyuruları yağmaya başladı. Şu an DYS sisteminde en büyük yoğunluğu Türkiye geneli yarışma duyurusu yazıları oluşturuyor ve idarecilerde bıkkınlık oluşturmuş durumda. Halen yürürlükte olan yönetmelik sonunda yer alan Ek-1 ve Ek-2 Değerlendirme Formundaki puan kriterleri nedeniyle, “şapkadan Türkiye geneli resim yarışması çıkaran” bazı okullar, işi farklı mecralara taşıdılar. Öyle ki; bir okulumuzun müdür yardımcısını arayan başka ilden bir idareci, üstü kapalı bir şekilde de olsa, karşılıklı yarışma düzenlemeyi ve birbirlerinin öğrencilerini birinci seçmeyi bile teklif etmiş. Yönetmelik değişmediği sürece bu ve benzeri manipülasyonları daha çok duyacak gibiyiz. Doğrudan görev alanlarıyla ilgili olmayan “patent ve marka tescili alanlara puan verilmesi de eğitimcileri farklı yollara itmiş; idareciler, okul logolarını tescil ettirip patentini alarak puan toplamaya yönelmişlerdir.
Yönetmeliğin değişmesi istenen bazı maddelerini incelemeye devam edecek olursak;
MADDE 7 – (1) Müdür başyardımcısı veya müdür yardımcısı olarak görevlendirileceklerin aşağıdaki şartlardan en az birini taşımaları gerekir:
c) “Adaylık dâhil en az iki yıl öğretmen olarak görev yapmış olmak” ibaresi, yazımızın birinci bölümünde de ifade ettiğimiz gibi öğretmenlik ya da daha üst görevlerde MEB hizmeti toplamının en az 8 yıl olması şeklinde düzenlenmelidir.
MADDE 16 – (1) Yazılı sınav konuları ve ağırlıkları şunlardır:
b) Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi: %10.
e) Mevzuat %20.
Eğitimcilerimiz; Madde 16 b) maddesinin tarih ve sosyal bilgiler öğretmenlerine avantaj sağladığı için kaldırılmasını, e) maddesinin ise çok ağır olduğu gerekçesiyle azaltılmasını talep etmektedirler.
MADDE 32 – (1) Yöneticiler dört yıllığına görevlendirilir. Bu madde; en azından, “yöneticiler istemeleri ve puanları yetmesi halinde 4+4+4 yıl, aynı kurumda görev yapabilirler” şeklinde düzenlenmelidir. Eğer, yöneticilere mutlaka rotasyon uygulanmak isteniyorsa, bu rotasyon tüm çalışanları içermeli, 8+8 şeklinde sınırlandırılmalı ve puanı yeten kurumunda kalabilmelidir.
(10) Yöneticilik görevlerinin herhangi bir nedenle sona ermesine bağlı olarak öğretmenliğe atananlardan yönetici olarak görevlendirilmek isteyenlerin görevlendirilmeleri, ilk defa görevlendirme kapsamında değerlendirilmesi, yöneticilere bir süre dinlenmeye, yöneticiliğe ara vermeye imkân vermemektedir. Daha önce en az 8 yıl yöneticilik yapıp öğretmenliğe dönenler, istemeleri ve puanları yetmeleri halinde, ilk defa görevlendirme kapsamında değil, yeniden görevlendirme kapsamında değerlendirilmelidir.
Yöneticilik görev süresinin hesaplanmasını belirten Madde 33, (1) ve (2) fıkraları birlikte değerlendirildiğinde 2.fıkraya gerek kalmamaktadır. Yönetmelik 1.benddeki şekliyle her 4 yıllık süreyi belirlemelidir.
MADDE 39 – (1) “Norm kadro fazlası müdür yardımcıları, hizmet puanı daha az olandan başlamak üzere belirlenir. Hizmet puanının eşit olması durumunda ise sırasıyla yöneticilikteki hizmet süresi, öğretmenlikteki hizmet süresi daha az olan norm kadro fazlası olarak belirlenir.” Bu fıkra da bazı adaletsizliklere neden olmaktadır. Öğrenci sayısının geçici olarak artması v.s durumlarla norm artmakta, bu durum sona erdiğinde norm tekrar düşmekte fakat önceden ya da sonradan geldiğine bakılmaksızın puanı düşük olan norm fazlası olmaktadır. Yani geçici bir durum nedeniyle sonradan kuruma atanan değil, önceden beri görev yapan idareci norm fazlası olabilmektedir. Bu durumda idareciler okul değiştirmek ya da istifa etmeye zorunda kalmaktadır.
Yönetmeliğin bazı maddelerini bu şekilde değerlendirdikten sonra şimdi de yoğun eleştirilerin kaynağı olan Ek-1 ve Ek-2 değerlendirme formlarına bakalım.
EK - 1 Değerlendirme formunda, ikinci bir dört yıllık yükseköğretim mezunu olanlara puan verilmesi anlamlı değildir. Örneğin bir sınıf öğretmeninin ayrıca birde işletme okumasının öğretmenliğine katkısı, alanında yüksek lisans yapan ya da doktora yapan kadar olmayacaktır. Tezli ve tezsiz yüksek lisans yapanlara puan verilmesi anlamlı fakat öğretmen olabilmek için pedagojik formasyon olarak verilen tezsiz yüksek lisansa puan verilmesi de pek de anlamlı değildir. Öğretmenlik alan mezunları zaten bu dersleri üniversite hayatlarında almışlardır ve bu nedenle yönetici olmak istediklerinde ek puan verilmediğine göre başkalarına da verilmemesi ya da onlara da puan verilmesi gerekir. Yine Ek-1 de yer alan “üniversitelerde en az bir dönem ders okutmuş olmak ve değerlendirme yapmak okul müdürünün ya da müdür olmak isteyenin kendi isteği ile olacak iş değildir. Hakemli dergilerde makale yayınlamak da doğrudan öğretmenin dersiyle ilgili bir husus değil, akademisyenlerin işidir.
Ulusal ve uluslararası düzeyde derece alan öğrencileri fiilen çalıştırmış olan yönetici adaylarına da 9 puana kadar puan takdir edilmesi istismara açık olduğu kadar aynı zaman da gereksiz bir ölçüttür. Bir okul idarecisinin işini gücünü bırakıp bilgi-beceri-proje-sanat- spor alanlarında öğrenci çalıştırması ne derece mümkündür. Bu ve benzeri kriterler, bu alanlarda yetişmiş öğrencileri okula transfer etme gibi başka arayışlara götürmektedir. Bir vali atamasında bile bu alanlarda yetkinlik istenmezken, öğretmenlerden istenmesi ilginçtir.
Ek – 2 Değerlendirme formunda, ikili eğitim yapan okullarda görev yapan idareciler için her yıla 1 puan verilmesi, yatılı okullarda görev yapanlara her yıl için 2 puan verilmesi de gereksizdir. Bu okullarda görev yapanlar zaten fazladan ders ücreti almaktalar. İkili eğitim, istenen bir durum değil ki artı puanı olsun. Okulunu ikili eğitimden normal eğitime geçirenlere puan verilmelidir. Bir okul öncesi şubesini sabahçı-öğlenci yapıp, mesaiyi her zaman olduğu yine saat 5’te bitirmekle ikili eğitim yapılmış sayılmamalıdır. Ayrıca; öğretmen adaylarının uygulama yapacağı okulları okul müdürü belirlemediğine göre buradan puan verilmesi de doğru değildir. İyep kursuna kalan öğrencisi olmayan, evde veya hastanede eğitim alan öğrencisi olmayan okul yöneticisi puan alamayacağına göre bu durumlar da puanla değerlendirilmemelidir. Ek-2'deki bir ilginçlik de hakemli dergide makaleye puan verilirken, kitap yazan, editörlüğünü yapan, ders kitabı yazan eğitimcilere puan verilmemesidir.
Es-selam…
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.