Başarı Belgelerinde Hakkaniyet Aramak
Başarı Belgelerinde Hakkaniyet Aramak
657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 122. Maddesi: Görevli oldukları kurumlardaolağanüstü gayret ve çalışmaları ile emsallerine göre başarılı görev yapmak suretiyle;
kamukaynağında önemli ölçüde tasarruf sağlanmasında, kamu zararının oluşmasının önlenmesinde, kamusal fayda ve gelirlerin beklenenin üzerinde artırılmasında veya sunulan hizmetlerin etkinlik ve kalitesinin yükseltilmesinde somut olaylara ve verilere dayalı olarak katkı sağladıkları tespit edilen memurlara, merkezde bağlı veya ilgili bakan, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar tarafından başarı belgesi verilebilir. Üç defa başarı belgesi alanlara üstün başarı belgesi verilir.
Yine Mart 2013 Tarih ve 26666 sayılı tebliğlere dergisinde de Milli Eğitim Bakanlığı personeline Başarı, üstün başarı belgesi ve ödül verilmesine dair yönerge yayınlanmıştır.
Bir malî yıl içinde ödül verilebileceklerin sayısı, kurumun yılbaşındaki dolu kadro mevcudunun binde yirmisini geçemez..
Personeli teşvik etmek, yaptığı güzel çalışmaları ödüllendirmek adına gerçekten güzel bir uygulama değil mi? Elbette kuşkusuz çok iyi güzel bir uygulama. Ancak gerçekten amacı doğrultusunda mı ödüller veriliyor.Yoksa amacından saptırılıyor mu?
Başarı belgesi, üstün başarı belgesi ve ödüllere, müdür ve müdür yardımcılığı gibi görevde yükselme atamalarında ek -1 yönetici değerlendirme formunda ek puan verilmektedir. Bu açıdan çok önemlidir. O zaman verilecek haksız ödüller kul hakkına girmektedir, bunun vebali de çok ağırdır. Özellikle yönetici atamalarının başlayacağı zaman başarı belgelerinin verilmesi çokda etik olmamaktadır.
Allah aşkına, özellikle bu konularda yetkili kişiler nalıncı keserini bir kenara bırakmalıdır. Hak ve adaletten sapmadan dürüst davranalım, bu çok mu zor?
Başarı belgelerinde hakkaniyet olmazsa teşvik etmek bir yana daha ziyade motivasyonu bozucu nitelikte olacaktır. Başarı belgelerinin hatır gönül ilişkisi içerisinde verilmesi durumunda bu bir görevi kötüye kullanma değil midir?
Başarı belgesi alanların gerekçeleriyle birlikte duyurulması gerektiğini düşünüyorum, çünkü ödülün bir özendirici özelliği olmalı, ödül alanların gizlenmesi açıklanmaması doğru bir yaklaşım değildir. Hatta ilçeler internet sitelerine, ödül alanların listelerini gerekçeleriyle birlikte ekleyebilirler. . Şeffaf olmayan bir ödüllendirmenin, ne ödüllendirilen eğitim çalışanına ne de eğitime bir katkısı düşünülemez. Ödülün kişiye ait olduğu duyurmanın bir anlamı yok diye düşünmemek lazım,ne kadar gizli tutulursa o kadar yanlış değerlendirmelere yol açabilmektedir. Her zaman şeffaflıktan yana olmamız gerektiği gibi bu konuda da şeffaflıktan yana olunması lazım diye düşünüyorum.
Ödüller aslında ek-1 yönetici değerlendirme formunda hiç yer almasa sadece manevi değeri olsa aslında en doğru yaklaşım olabilir. Belki de ödüller üzerindeki tartışma da sona erer. Verilen ödüller de gerçek amacı doğrultusunda verilebilirdi. Yoksa ödüllerde adrese teslim devam ettiği müddetçe vicdanlarda gerçek değerini bulamayacaktır. Aldığımız duyumlara görebazı kişilere 1,2,3 yetmez dört beş şeklinde yağmur gibi yağan ödül ne hikmetse tüm başarılı çalışmalarına rağmen ödülden nasibini alamayan kişilerde olabilmektedir.
Ödül yağmurunun hak edenlere hakkaniyet doğrultusunda mevzuata uygun yağması dileklerimle…
Mustafa YILDIRIM
Kamuajans.com
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.