İrfan ERTAV

İrfan ERTAV

Bir Yaşam Masalı

Bir Yaşam Masalı

Yaşamak bazen cümlenin içine atfedilen yan manadadır, kim bilir belki mecazda bulursun kendini. Kelimeler kifayetsiz kaldığında anlarsın düğüm düğüm seslerin heceyle boğazına örüldüğünü… Umudun türküsünü çığırır gözlerin, kulakların belki de sinene gizlediğin her şeyi görüp fısıldasın diye var. Kim bilir bu kaçıncı devran, kaçıncı güzün baharı, sen zamana inat yuvarlan ki gözlerin bir çığ büyüklüğünde seyretsin son âlemi, olanı biteni… Yine de yaşamaya devam et çünkü umut yarınların içine hapsedilmiş. Özgürlüğün tutsaklıktan geçtiğini unutmayarak yürü umutlarına.
Bir yer var biliyorum, tarifi zor anlatamıyorum. Kendine sorduğum her sorunun yansımasıyla karşılaşıyorum. Cevabını kaybetmiş hükümsüzdür anlamı suratında olanın. Bir yana dönsem savruluyor öbür yanım. Karanlıktan saydım seni. Geceye düşen izdüşümüne vurgun gökyüzündeki ay. Bana uzak, bana yakın her ne varsa sende gizli. Uzatıyorum, uzanamıyorum. Çekiliyorum yanı başımdasın. Ateşle suyun dansı gibi raks ediyor gece ile gündüzün örüntüsü. Bir hayal meyal kahvede buluyorum soluğu kesilmiş, ırak yollardan gelmiş gibisin. Konuş diyorum susuyorsun, susmak yakışmıyor dudaklarına. Allah biliyor ya biliyorsun bilmeyenlerin bildiğini… Konuşsan, belki kaç kırılan gönlün yüreğine dokunacak cümlelerin. Kimlere ilham kaynağı olacak öykülerin. Ah bir konuşsan!
Bir yaşam masalı seninki, ha var gerçek, ha yok hayal. Ama iki yakası bir araya gelmeye çalışan ya da iki yakasını birleştirmeye çalıştığın ırmağısın vadilerin koynunda, sessiz sedasız akansın. Dokunsam tılsımı bozulacak sanki sığınsam yüreğine masal mısın ki… Gördüğüm rüyalar bölüyor ulu orta her yerinden uykularımı. Yarım yamalak geceye kahreden yastıkların fısıltısı kulaklarımda. Bir yığın derdi var gecenin gündüze kavuşmak belki beratını almasını sağlayacak. Ay da yok ortalarda. Zifiri karanlıkların ardın sıra yürüyorsun. Kaldırım taşları ıslak ve bir bekçinin sesi duyuluyor uzaklardan. Sen gülüyorsun! Uykularım bölük pörçük, bir telefon kulübesindeki ahizenin ucundayım. Yaklaşıyorsun. Bekçi de umarsız hararetle yaklaşıyor. Bu bir meydan okuma mı? Yok, yok… Sen selam veriyorsun ve duruyor hayat. Uyanıyor gözlerim, uykular bölük pörçük… Yastığım fısıldıyor kulağıma düşen sesleri… Yüreğimde bir ürperti, bekçi yok, sen yoksun… Dedim ya bir masal yaşamı senin ki, ben sadece arada uğrayıp dönüyorum yurdumun gerçeklerine… İyi geceler diliyorum, konuşmadığın ve ayın çıkmadığı zifiri karanlıklara… İyi geceler bir yaşam masalı…Ya da günaydın yurdumun, yüreğimin gerçekleri….
İrfan ERTAV
Eğitimci Yazar
irfanertav@gmail.com
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

İrfan ERTAV Arşivi
SON YAZILAR