Haydi bugün sizi banal olmayan sanal bir yolculuğa çıkarayım.
Beşiktaş'tan gemiye bininiz.
İstikametiniz Kadıköy olsun.
Bir türlü bitmeyen Kız Kulesinin restorasyonunu da görürsünüz bu arada.
Kadıköy İskelesi'nde inin ve daha sonra Moda tramvayı ile nostaljik bir turdan sonra Moda İlkokulu Durağında inin.
"Modası hiç geçmeyen okul" Moda İlkokulu'nun giriş kapısını göreceksiniz.
Giriş kapısında; " Bu okulda çocuk tebessümleri biriktiriyoruz." sloganını görünce, gülümseyiniz ve Moda Çikolatası tadıyla bir Moda Kahvesi içmek için merdivenlere yöneliniz.
Mahallenin en iyi okulunda dünyanın en güzel öğretmenleri ile tanışınız.
Okul müdürü ile okulu gezerken Moda Manifestosunu kendisinden dinleyiniz. Money festo değil manifesto...
Erhan Öğretmen diyor ki;
Sevgili öğretmenim; size ailelerin en değerlileri emanet ediliyor.
Geleceğin sanatçısı, cumhurbaşkanı, mühendisi, doktoru, bilim insanı yani Türkiye'nin geleceği en önemli yere sizlerin engin gönlüne emanet ediliyor.
Bize o kadar güveniliyor ki öğretmenim, insanlar en değerlilerini güveniyorsa eğer arkalarına bakmadan bize emanet ediyor.
“Gökkuşağı gibi çocukları renk körü öğretmenlere emanet ediyorlar.” dedirtmeyelim.
Benim öğretmenlerim, "Çocuklara kıymayın efendiler; bulutlar adam öldürmesin !." diyen Nazım'a nazire yaparcasına çocukları rengi, dokusu ve çocuk kokusu ile okul bahçesinde, sınıflarda ve koridorlarda cıvıltılarla yetiştirmeye devam edecek.
Ve çocukların öğretmenlerine yazdığı bu şiiri başucu eseri olarak okumaya, çocuk kalbine dokunmaya devam edecek;
"Ben bir gülüm, sen bahçıvan;
Çok açarsam eser senin,
Mis kokarsam hüner senin
Ama bir de soldurursan
Günah senin, günah senin Öğretmenim…
Ben elmasım, sarraf sensin
Pırlantaysam, emek senin
Parlıyorsam yaldız senin
Ama bir de parçalarsan
Kırık senin, kırık senin öğretmenim…
Ben boş defter, kalem sensin;
Doğru yazsan yarın senin,
Güzel yazsan ikbal senin
Ama bir de karalarsan
Vicdan senin, vicdan senin Öğretmenim…
Ben öğrenci, sen öğretmen;
Başarırsam hüner senin,
Kazanırsam zafer senin
Ama bir de kaybedersem
Yok diyecek başka sözüm;
Yorum senin, yorum senin Öğretmenim."
Evet, sevgili öğretmenim, yorum senin...
Evet, sevgili velim;
Öğretmeninin elini bırakmayacaksa elin, kopun kopun gelin, koşun koşun gelin.
Eğer destek vermeyecekseniz bari gölge etmeyin.
Desteklerinizle Moda'da en güvenli, en sağlıklı, en temiz okulda Moda İlkokulu'nda çocuk gülümsemeleri biriktirmeye, yarınlarımızı yetiştirmeye devam edeceğiz, vesselâm.
Erhan Ziya SANCAR
Eğitimci Yazar
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Erhan Ziya SANCAR
ÇOCUK GÜLÜMSEMELERİ BİRİKTİRİYORUZ
Haydi bugün sizi banal olmayan sanal bir yolculuğa çıkarayım.
Beşiktaş'tan gemiye bininiz.
İstikametiniz Kadıköy olsun.
Bir türlü bitmeyen Kız Kulesinin restorasyonunu da görürsünüz bu arada.
Kadıköy İskelesi'nde inin ve daha sonra Moda tramvayı ile nostaljik bir turdan sonra Moda İlkokulu Durağında inin.
"Modası hiç geçmeyen okul" Moda İlkokulu'nun giriş kapısını göreceksiniz.
Giriş kapısında; " Bu okulda çocuk tebessümleri biriktiriyoruz." sloganını görünce, gülümseyiniz ve Moda Çikolatası tadıyla bir Moda Kahvesi içmek için merdivenlere yöneliniz.
Mahallenin en iyi okulunda dünyanın en güzel öğretmenleri ile tanışınız.
Okul müdürü ile okulu gezerken Moda Manifestosunu kendisinden dinleyiniz. Money festo değil manifesto...
Erhan Öğretmen diyor ki;
Sevgili öğretmenim; size ailelerin en değerlileri emanet ediliyor.
Geleceğin sanatçısı, cumhurbaşkanı, mühendisi, doktoru, bilim insanı yani Türkiye'nin geleceği en önemli yere sizlerin engin gönlüne emanet ediliyor.
Bize o kadar güveniliyor ki öğretmenim, insanlar en değerlilerini güveniyorsa eğer arkalarına bakmadan bize emanet ediyor.
“Gökkuşağı gibi çocukları renk körü öğretmenlere emanet ediyorlar.” dedirtmeyelim.
Benim öğretmenlerim, "Çocuklara kıymayın efendiler; bulutlar adam öldürmesin !." diyen Nazım'a nazire yaparcasına çocukları rengi, dokusu ve çocuk kokusu ile okul bahçesinde, sınıflarda ve koridorlarda cıvıltılarla yetiştirmeye devam edecek.
Ve çocukların öğretmenlerine yazdığı bu şiiri başucu eseri olarak okumaya, çocuk kalbine dokunmaya devam edecek;
"Ben bir gülüm, sen bahçıvan;
Çok açarsam eser senin,
Mis kokarsam hüner senin
Ama bir de soldurursan
Günah senin, günah senin Öğretmenim…
Ben elmasım, sarraf sensin
Pırlantaysam, emek senin
Parlıyorsam yaldız senin
Ama bir de parçalarsan
Kırık senin, kırık senin öğretmenim…
Ben boş defter, kalem sensin;
Doğru yazsan yarın senin,
Güzel yazsan ikbal senin
Ama bir de karalarsan
Vicdan senin, vicdan senin Öğretmenim…
Ben öğrenci, sen öğretmen;
Başarırsam hüner senin,
Kazanırsam zafer senin
Ama bir de kaybedersem
Yok diyecek başka sözüm;
Yorum senin, yorum senin Öğretmenim."
Evet, sevgili öğretmenim, yorum senin...
Evet, sevgili velim;
Öğretmeninin elini bırakmayacaksa elin, kopun kopun gelin, koşun koşun gelin.
Eğer destek vermeyecekseniz bari gölge etmeyin.
Desteklerinizle Moda'da en güvenli, en sağlıklı, en temiz okulda Moda İlkokulu'nda çocuk gülümsemeleri biriktirmeye, yarınlarımızı yetiştirmeye devam edeceğiz, vesselâm.
Erhan Ziya SANCAR
Eğitimci Yazar