Yüzyılın Îhanetini Asla Kabul Etmeyeceğiz!

Yüzyılın Îhanetini Asla Kabul Etmeyeceğiz!

Geçtiğimiz günlerde Abd nin kendi senatosu tarafından azil süreci yaşayan ve bir yıldan az süre sonra seçim yarışına girecek olan başkanı ile İsrail in bir yılda ikinci seçimde de hükümet kurmayı başaramayan başbakanı “Beyaz Saray” da “Yüzyılın Anlaşması” diye bir tiyatro oynadılar. Öncelikle belirtmek gerekir ki, “Filistin Meselesi” bir seçime malzeme yapılacak kadar basit ve sıradan bir mesele değildir. Müslümanların harem-i şerifi olan Kudüs, Filistin’in başkenti ve tüm Müslümanlar için mübarek bir belde

Bir anlaşmadan söz etmek için o anlaşmada tarafların olması gerekir. Ancak tiyatro sahnesine baktığımızda işgal rejimini temsilen bir aktör ve onun hamisinden başka bir şey görmedik. İşgal rejimi İsrail’in 1947 yılında ümmetin kalbine paslı bir hançer gibi saplandığı günden beri, karış karış ilhak ve işgal planlarına meşruiyet kazandırmaktan öte hiçbir anlamı olmayan yüzyılın anlaşması diye adlandırılan oyun, yüzyılın ihaneti olarak görülmelidir.

Çünkü çok iyi biliyoruz ki batıl, tarihin farklı zaman dilimlerinde farklı renklere bürünse de hiçbir zaman hak ile olan savaşından vazgeçmemiştir. Kabil Habil’in karşısına, Nemrut İbrahim’in karşısına, Firavun Musa’nın karşısına, Ebu Cehil Hz.Muhammcd'in (s.a.v) karşısına hep aynı misyonun temsilcisi olarak çıkmıştı. Onlar, dün de savaşı, kaosu ve zulmü temsil ediyorlardı, bugün de. Onlar dün de talanı, yağmayı ve sömürüyü temsil ediyorlardı, bugün de.

Yüzyılın anlaşması diye oynanan o tiyatro sahnesinde gördüğümüz ikili, Ebu Cehil'in, Firavun'un ve Nemrut'un çağımızdaki temsilcileri idi. Onlar misyonlarının gereğini yapıyorlar. Onlar görevlerini eksiksiz yerine getiriyorlar.

Şimdi artık söz sırası “Hira dağının çocuklarında”.

Mısır’dan İran’a. Yemen'den Türkiye'ye, Malezya'dan Makedonya’ya kadar bir bütün olarak İslam coğrafyası için. Halife Hz.Ömcr’in, Sclahaddin’in ve OsmanlInın emanetine sahip çıkma zamanıdır.

Her Müslüman Yüzyılın anlaşması diye bizlerin gözlerine baka baka tüm dünyaya yutturulmaya çalışılan bu ihanet planını reddetmelidir. Biz de reddediyoruz.

Bize göre Filistin meselesi yoktur. “Filistin Davası” vardır. Ve her Müslümanın davasıdır. Ve Filistin özgür olana dek sürecektir.

“Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir.”

Kudüs, merhum kurucu genel başkanımızın sevdasıdır.

Mescid-i Aksa, Teşkilatımızın gözbebeğidir.

Andolsun! Sevdamız eksilmeyecek, Aksa’ya gözümüz gibi bakacağız.

Tekin KORKU

Eğitim Bir Sen Ankara 4 Nolu

Şube Başkanı

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.