Suriye'de Güvenli Bölge ve ABD

Suriye’de daha iyi şartlar altında yaşamak isteyen halk, Beşşar Esad ve yönetimin uyguladığı baskı rejimine karşı protestolara başladı. Esad’ın protestolara karşı cevabı ise çok keskin ve acımasız oldu. Bunun üzerine harekete geçen halk ise kendi içlerinde sivil ordular kurmaya başladılar. O günden buyana Suriye’de öyle bir İç Savaş başladı ki 2011’den beri hala dinmedi. 

Yüz binlerce insan hayatını kaybetti. Ülkede yaşamın kötüye gitmesiyle beraber birçok Suriyeli kendi ülkesinden kaçarak, başka ülkelere sığındı. 4 milyon kadar Suriyeli dünyanın çeşitli yerlerine sığınmacı olarak  yerleşti.. Bunun yaklaşık 4 milyonu ise  ülkemize geldi.. 

Ülkesini terk edip Avrupa’ya kaçmaya çalışan Suriye’lilerin bir kısmı insafsız insan kaçakçıları tarafından akıl almaz paralar alınarak  denizlerde batan botlarda can verdiler. Bu öyle bir hal aldı ki cesetler kıyılara vurdu. Tıpkı yüreklerimizi yaralayan cesedi kıyıya vuran Aylan bebek gibi.

İŞİD denen din ve insanlık düşmanı bir örgütü, barış ve hoşgörü dini olan İslamla ilişkilendirilerek bu insanlık düşmanlarının her eyleminde dini sorumlu tutup bakın: İslam ne kadar acımasız insanlar yetiştiriyor diye batı dünyasının Müslümanlara olan kin ve nefret duygularını  körüklediler..

Başını katil ABD nin çektiği islam ülkelerini için buldukları hainlere her türlü desteği ve silahı vererek, her türlü terör eylemlerini yaptırdılar,ülkeleri kendi içlerinde fitne çıkartarak yaşanmaz hale getirip sonrada barış getireceğiz diye Yer altı ve enerji kaynaklarının üzerine çöktüler.

Bugün Irak'ta, Libya da, Süriyede, Yemende olduğu gibi... Üzülerek ifade etmemiz gerekir ki Irak da Kuveyt de Libyada çıkarılan petrolün yüzde yetmişi ABD ye savaş tazminatı olarak ödenmektedir. Dünyanın sayılı petrol zengini ülkeleri arasında yer alan Irak Halkı sefalete itilmiş araçlarına koyacak yakıt bulamamaktadır. Libya, Kuveyt, Suriye, Arabistan vb gibi ülkelerin yer altı enerji kaynaklarına batılı emperyal güçler tarafından el konulmuş, kendi halkına verdikleri fiyatın on katı daha ucuza aldıkları petrol karşılığı verdikleri silah ile de müslümanı bir birine kırdırmaktadırlar. Kendi babasına dahi bir bardak çayı karşılıksız vermeyen batı ve ABD, Ülkemize parayla vermediği silahları PYD/PKK paçavralarına tırlar dolusu silahı bedelsiz veriliyor. Onlarda kendilerine biçilen oyunlarını oynuyor.  

İslam beldeleri bir bir batılı güçler tarafında işğal ediliyor, paylaşılıyor. Şehirler viranelere çevriliyor. Bir nesil yok ediliyor. Bugün orta doğuda büyük oyunlar oynanıyor. Ülkemiz hamdolsun ki oynanan oyunların farkındadır. Türkiye'nin güvenli bölge oluşturma çabalarını ABD her zamanki gavurluğunu yaparak sanki terör örgütü pyd pkk nın güvenliğini sağlarcasına adımlar atmaya devam ediyor. Bu katil sürülerinin bir hesabı varsa Allah'ında bir hesabı vardır elbette. Mazlumların ahının yerde kalmayacağına inanıyoruz ve bekliyoruz.

Biz ordumuza da halkımıza da sonuna kadar güveniyoruz. Ülkemizin güvenliğini tehdit eden hiç bir gelişmeye fırsat verilmeyecektir. Ümit ediyoruz ki Mazlumların duası milletimizin feraseti, devletimizin kudreti tüm şerleri def edecektir. Hayırlar feth ola, şerler def ola, gönüller handan ola.... Selam ve Dua ile..