Ayasofya Kararı Belli Oldu

Ayasofya Kararı Belli Oldu
Kamuajans.com - Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti.

Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine yönelik Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle Danıştayda dava açtı.

Davayı duruşmalı inceleyen Daire, 2 Temmuz'daki duruşmada tarafları dinledi.

Duruşmanın ardından dosyayı inceleyen Danıştay 10. Daire kararını verdi.

Daire, Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti.


- Ayasofya ile ilgili yargısal süreç

Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Ayasofya için ilk olarak 2005'te Danıştay'a dava açmıştı. Dernek, 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali ve yürütmenin durdurulmasını istemişti.

Danıştay 10. Dairesi, 24 Haziran 2005'te söz konusu Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurma istemini reddetmişti. Daire 2008'de ise Ayasofya Camisi'nin müze olarak kullanılmasında hukuka aykırılık bulunmadığına işaret ederek, davayı reddetmişti.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Dairenin bu kararını onamıştı. Dernek, 2016'da tekrar Danıştaya dava açmıştı.

Derneğin, Anayasa Mahkemesine yaptığı bireysel başvuru hakkında ise 2018'de karar verilmişti. Yüksek Mahkeme, Ayasofya'nın namaz kılınması için ibadete açılması yönündeki talebin reddedilmesi nedeniyle din ve vicdan hürriyetinin ihlal edildiği iddiasıyla yapılan başvuruyu, "incelenmeksizin kişi bakımından yetkisizlik" nedeniyle kabul edilemez bulmuştu. 

Danıştayın gerekçesinde, Ayasofya'nın Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı mülkiyetinde olduğu, cami olarak toplumun hizmetine sunulduğu belirtildi.

Danıştayın gerekçesinde Ayasofya'nın tapu belgesinde cami vasfı ile tescilli olduğu, bunun değiştirilemeyeceği kaydedildi.

Gerekçede; "Vakıf senedindeki cami vasfı dışında kullanımının ve başka bir amaca özgülenmesinin hukuken mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Kadimden beri korunan Vakfa ait taşınmaz ve hakların, istifadesine bırakıldığı toplum tarafından kullanılmasına engel olunamaz." dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, "Bugün bu kararla beraber tarihi bir gün. Danıştay 10. Dairesi Ayasofya'nın camiden müzeye çevrilmesi ile ilgili Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Bu iptal üzerine eski, hale dönmüş oldu. Camiyi müzeye çeviren karar iptal edildiği için cami müzeye çevrilmemiş hale geldi. Karar ile Ayasofya cami olarak ibadete açılmış oldu. Cumhurbaşkanımızın yayınlamış olduğu kararname ile bu kararın uygulanma şekline dair bir uygulanma şeklini, uygulamaya dair işlem. Bununla da bütün camilerin de olduğu gibi Ayasofya'nın cami olarak yönetimine dair Diyanet İşleri Başkanlığına verilmiş oluyor. Ayasofya'nın ibadete açılması bir tarihi olay. Ayasofya bizim kuşağımızın, bir çok kuşağın ideallerinde cami olarak açılması gereken bir yapı olarak her zaman yer almıştı, hedef, rüya, hayal olarak yer almıştı. 'Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın' sloganı gençliğimizin, önceki gençliğin en önemli sloganlarından birisiydi. Bu hususta o dönemin gençlik liderlerinden Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda o yıllarda büyük gayret gösteren kişiydi. Onun Cumhurbaşkanlığı döneminde gerçekleşmiş olması, Ayasofya'nın camiye çevrilmiş olması ayrıca anlamlı. Danıştay kararı uluslararası hukuk bakımından değerlendirmeler içeriyor. İç hukuk bakımından çok zor değil. Ayasofya Fatih Sultan Mehmet tarafından kurulan vakfın cami olarak , Vakfiye'de yer alıyor. Vakfiye'de Ayasofya'nın cami olarak kullanılmasına dair hüküm var. Diğer camiler Sultan Ahmet, Süleymaniye gibi kendilerine has vakfiyeleri var.ç kullanım amacı da Vakfiye'de belirtilmiş. vakfiye'de belirtilen bu amacın değiştirilmesi doğru değil. bu konu sadece Türkiye'nin iç hukukunda değil, başka ülkelerin de Kıbrıs'ta İngiliz yönetimindeyken vakıf eserlerinin tahsis edilen amaçları doğrultusunda kullanılmalarına yönünde iç hukuk düzenlemeleri yapılmış. Bu bakımdan vakıfta belirlenen esasların devlet hukukları tarafından benimsenmesi dünyada kabul edilen yaklaşım. Burada iç hukuk çerçevesinde vakfiyedeki kullanım amacına uygun olarak kullanılması, buna aykırı olan Bakanlar Kurulu karının iptali yönünde karar. Uluslararası hukuk bakımından Dünya Kültür mirasına dahil olan bir yapı olması itibariyla değerlendirmeler var. Dünya Kültür mirasına dahil olan Ayasofya değil, Sultan Ahmet, Süleymaniye de var. Bir yapının Dünya Kültür mirasına dahil olması içim müze olması gerekmiyor, bu mirasa dahil camiler de var. Burada kastedilen şey, bütün insanlık için değerli, kıymetli olmasıdır. Bu eserin korunması konusunda bir yaklaşım, deklerasyon olması. Kullanım amacının uluslararası kurum, kuruluş, sözleşmelere göre belirleneceği anlamına gelmiyor. Bu sözleşmelere egemenlik haklarına saygı gösterileceği, iç hukuk düzenlemelerine göre bu işlerin yürütüleceğine dair hükümler var. Uluslararası sözleşmelere göre Türkiye'nin burayı nasıl kullanacağına dair karar yetkisi var, bu teslim ediliyor. Milletimizin gönlünde Ayasofya'nın cami olarak kullanılması kararı vardı. Mahkemelerimiz Türk milleti adına karar veriyor. Bu kararla uzun zamandır milletimizin içinde gönlündeki hasret sona ermiştir. Hayırlı olsun." dedi.

HABERE YORUM KAT

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz