Srebrenitsa Soykırımı'nın 26'ncı Yılı Dolayısıyla Anma Programı Düzenlendi

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek'te, Srebrenitsa soykırımının 26. yılı dolayısıyla düzenlenen anma törenine video mesaj gönderdi.

Bosna Hersek'teki savaşta Birleşmiş Milletler (BM) askerlerinin üs olarak kullandığı eski akümülatör fabrikasında düzenlenen anma programına Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da video mesajla katıldı.

Programda konuşan Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Boşnak üyesi Sefik Dzaferovic, Srebrenitsa'da sözcüklerin kifayetsiz kaldığını belirterek, "Burada olup bitenleri, kurbanların beyaz mezar taşları ve evlatlarını kaybeden annelerin gözyaşları anlatıyor." dedi.

Dzaferovic, insanların, "Srebrenitsa'nın hüzün vadisi" Potoçari'de ömrünün sonuna dek susabileceğine işaret ederek, "Bu sessizlik, 11 Temmuz'un hatırlattığı acı, korku ve kötülüğün büyüklüğüne verilebilecek en uygun karşılıktır." diye konuştu.

Soykırımın hatırlatılması ve unutulmasına izin verilmemesi gerektiğini savunan Dzaferovic, "Elimizden başka bir şey gelmiyor. Bu, soykırım kurbanlarına ve gelecek nesillere borcumuzdur." ifadelerini kullandı.

Dzaferovic, bu yıl toprağa verilecek çocuk kurbanlardan biri olan Fikret Kiveric'in, babası Ramiz Kiveric'in yanına defnedileceğini anımsatarak, "Babası 10 yıl önce toprağa verildi. Baba ve oğul, 26 yıl sonra nihayet kavuşacaklar." dedi.

Temmuz 1995'te yaşanan soykırımın tek hedefinin 8 binden fazla insanın öldürülmesi olmadığını kaydeden Dzaferovic, "Soykırımın hedefi, bu insanların soylarının kurutulması, ailelerinin kimsesiz ve savunmasız bırakılması, sürgün edilmesi ve bu bölgede yaşayan Boşnakların asla toparlanamamasıydı." ifadelerini kullandı.

Dzaferovic, Srebrenitsa'daki soykırımın, Bosnalı Sırpların siyasi hedeflerinin ürünü olduğunu, nihai hedefin Sırbistan ile sınırların ortadan kaldırılarak "Büyük Sırbistan" ideolojisinin hayata geçirilmesi olduğunu vurguladı.

Soykırımın, sağ kurtulmayı başaran Srebrenitsalılar, yaptıklarını itiraf eden Sırp askerler ve kurbanların cesetlerinin saklanmasında görev alanlar tarafından da kanıtlandığını söyleyen Dzaferovic, uluslararası mahkemelere, verdikleri kararların arkasında durmaları ve soykırımın inkar edilmesine engel olmaları çağrısında bulundu.

Programa video mesajla katılan Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi de sivillerin kendini güvende hissettikleri BM üssünde ölümle karşılaştıklarını belirterek, "AB, soykırımın durdurulması noktasındaki sorumluluğunu unutmadı. Her yıl soykırımın tekrarlanmaması mesajını göndermeye devam ediyoruz." dedi.

Varhelyi, suçluların cezasız kalmadığına işaret ederek, "İki uluslararası mahkeme, yaşananları soykırım olarak nitelendirdi. Bizim için soykırımın inkarına yer yoktur." diye konuştu.

"11 Temmuz 1995'te en sevdiklerimizden sonsuza kadar ayrıldık"

Soykırımda 56 yakınını kaybeden Srebrenitsalı anne Kada Hotic, yapılan tüm zulümlere şahitlik ettiğini söyleyerek, "Küçük kapalı alanlara kapatıldık. İnsanlar tüfek ve silahlardan kaçtı. Çatısı olan her yer insan doluydu. Yollar Sırpların kontrolündeydi. 11 Temmuz 1995'te de en sevdiklerimizden sonsuza kadar ayrıldık." dedi.

Bosna Hersek İslam Birliği (Diyanet) Başkanı Husein Kavazovic ise Srebrenitsa'nın, Avrupa'nın gözü önünde öldürülen masum Bosna Herseklileri anma yeri olduğunu ifade ederek, "Avrupa bu masum insanları görmek istemedi, bugün de kurbanları göremiyor, zira soykırımın inkar edilmesi, savaş suçlularının yüceltilmesi ve ödüllendirilmesi gibi eylemler karşısında sessiz kalıyor." diye konuştu.

Kavazovic, Srebrenitsa'daki soykırımın bir tesadüf eseri yapılmadığına dikkati çekerek, "Bu, üzerinde uzun uzun çalışılmış bir plan sonucu gerçekleştirilen bir soykırımdı. Bu kötülük uzun yıllar boyunca inkar edilmiş ve yüceltilmiştir. Derin ve başa çıkması zor olan bu kötülüğün zehri, bölgemizi uzun yıllar terk etmeyecektir." ifadelerini kullandı.

Kavazovic, Srebrenitsa'nın yalnızca Boşnakların vicdan ve ahlak meselesi değil, tüm Avrupa'nın vicdan ve ahlak meselesi olduğunu sözlerine ekledi.

Anma programına ayrıca, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Hırvat üyesi Zeljko Komsic, Karadağ Cumhurbaşkanı Milo Djukanovic, Bosna Hersek Halklar Meclisi Başkanı Bakir İzetbegovic ve Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam katıldı.

Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic, Uluslararası Ceza Muhakemeleri Mekanizması Başkanı Carmel Agius, Kuzey Makedonya Dışişleri Bakanı Bujar Osmani, BM Soykırımın Önlenmesi Özel Danışmanı Alice Wairimu Nderitu gibi isimler programa video mesajla katılırken, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif'in de mesajı okundu.

19 soykırım kurbanı daha toprağa verilecek

Anma töreninin ardından katılımcılar eski fabrikanın karşısında bulunan ve soykırım kurbanlarının defnedildiği Potoçari Anıt Mezarlığı'na geçti.

Öğleden sonra kılınacak cenaze namazının ardından 19 soykırım kurbanı daha ebedi huzura kavuşacak.

Potoçari Anıt Mezarlığı'na bugüne kadar 6 bin 652 soykırım kurbanı defnedilirken, bugünkü cenaze töreninin ardından bu sayı 6 bin 671'e yükselecek.

Erdoğan: Türkiye, dün olduğu gibi bugün de yarın da Boşnak kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek'te, Srebrenitsa soykırımının 26. yılı dolayısıyla düzenlenen anma törenine video mesaj gönderdi.Bosna Herseklileri selamlayarak başladığı konuşmasında Erdoğan, Srebrenitsa soykırımını anmak, yüreklerde dinmeyen acıları paylaşmak amacıyla bir araya geldiklerini belirtti.

Şehitleri rahmetle anan ve kederli ailelerine sabır dileyen Erdoğan, üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen Srebrenitsa'nın açtığı yaraların kanamaya devam ettiğini ve ortaya çıkarılan her mezar, ebedi istirahatgahına uğurlanan her şehidin 26 yıl öncesinin tanıkları olarak o günleri tekrar hatırlattığını kaydetti.

"Avrupa ve insanlık tarihinin bu kara lekesinin geri plana itilmesine müsaade etmeyeceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Acınızı acımız bilip merhum Aliya İzetbegoviç'in emanetine sahip çıkarak, bu soykırımı unutmuyor, unutturmuyoruz." diyerek sözlerine şöyle devam etti:

"Avrupa ve insanlık tarihinin bu kara lekesinin, ne surette olursa olsun, geri plana itilmesine müsaade etmeyeceğiz. Savaş suçlusu Ratko Mladiç hakkında geçen ay verilen uluslararası mahkeme kararı, soykırımın acısını elbette dindiremez. Mahkeme kararları ne kaybedilen canları geri getirebilir, ne de gönüllerdeki yaralara merhem olabilir. Ancak, adaletin tecellisi yolunda alınan bu ve benzeri kararlar, soykırım suçunun bir kez daha işlenmesini engellemekte rol oynayabilir. Adaletin yerini bulması da Avrupa'nın kalbinde yaşanan bu trajedinin kurbanlarına ve geride kalan tüm şehit yakınlarına vicdani bir borçtur. Bu bakımdan geçmişi unutmadan, duygularımızın aklımızı esir almasına fırsat vermeden, evlatlarımızın geleceği için çaba harcamamız gerekiyor. Buradan tüm siyasileri nefret, şiddet ve ayrımcılık içeren söylemlere karşı çıkarak, ortak insani değerler etrafında buluşmaya davet ediyorum."

Farklı inanç, kültür ve etnik kimliklerin kavşak noktası olan Bosna Hersek'in iç barış ve huzurunu korumasının son derece önemli olduğuna da değinen Erdoğan, "Ülke içindeki her bir bölgenin istikrarı Bosna Hersek için, Bosna Hersek'in istikrarı ise Balkanlar başta olmak üzere tüm Avrupa için zaruridir. Bize tarihin verdiği bu sorumluluğun yükünü hep birlikte taşımak ve bu topraklarda barışı daim kılmak ortak görevimizdir." ifadelerini kullandı.

"Türkiye, Bosna Hersek'in ve Boşnak kardeşlerinin yanında"

Erdoğan, "Türkiye, dün olduğu gibi bugün de yarın da Bosna Hersek'in ve Boşnak kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken aziz şehitlerimize Allah'tan bir kez daha rahmet niyaz ediyorum. Rabb'im sizlere ve bizlere bir daha böyle acılar yaşatmasın diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Allah'a emanet olun." dedi.

AA 

İlk yorum yazan siz olun

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz

MEB Personel Haberleri