Adamın biri Peygamberimiz (s.a.v.)’e: “Bana bir tavsiyede bulun” der. Peygamberimiz (s.a.v.) ona: “Nerede olursan ol Allâh (c.c.)’dan kork.” diye cevap verir. Adam “Baska” diye sorar. Peygamberimiz (s.a.v.) de ona “Kötülüğün arkasından bir iyilik işle ki, kötülüğü silsin” diye cevap verir. Adam “Daha başka” diye sorar. Peygamberimiz (s.a.v.): “İnsanlara karşı güzel huylu ol” diye cevap verir. Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: “Allâh (c.c.), ahlâkını güzel yarattığı hiçbir kulu cehenneme yedirmez.”
Fudayl (r.a.) buyurdu ki: “Peygamberimiz (s.a.v.)’e falan kadın gündüzleri oruç tutar ve geceleri namaz kılar, fakat kötü huyludur, komşularını dili ile üzer” derler. Bunun üzerine “O halde onda hayır yoktur, o cehennemliktir.” buyurur.
Ebû Hureyre (r.a.)’e göre. Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: “Mü’minin dini, onun şerefîdir, soyu sopu, iyi huyu, müriveti de aklıdır.”
Abdullah ibn-i Abbas (r.a.)’e göre, Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Peygamberimiz (s.a.v.) namaza dururken şöyle duâ ederdi: “Allâhım, bana en güzel huyu bağışla, senden başka kimse beni ona ulaştıramaz. Allâhım, beni kötü huydan alıkoy, senden başka hiç kimse beni bundan alıkoyamaz.”
(İmâm Gazâlî, Kalplerin Keşfi, s.396-398)