Mevlid Kandili nedeniyle kutlama mesajı yayınlayan Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, "Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik" ayetine muhatap olan Peygamber Efendimizin dünyayı şereflendirdiği mübarek bir gecenin kutlanacağını belirterek şu ifadelere yer verdi.
“Öncelikle tüm İslam âlemin mübarek Mevlid Kandilini tebrik ediyor, büyük bir heyecan içerisinde kutluyorum. Bilindiği gibi Peygamber Efendimizin doğduğu dönem insanlık için buhranlı bir dönemdir. Dünya karanlık bir girdabın içindedir, ancak İslam âleminin coğrafyasını oluşturan Orta Doğu, diğer kavimlerin için de bulunduğu girdap gibi kendi cehaleti ve karanlığı içinde dönmekte, canlıların yaşamlarına saygı duyulmamakta, zulüm ve ahlaksızlık her yeri sarmış durumda, insanlar putlara tapmakta ve onlardan medet ummaktadır. Zalimler, güçsüzlere, kimsesizlere ve yardıma muhtaçlara karşı acımasızdır. İşte böyle karanlık bir dünya da Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın dünyaya gelişi ile güneş doğmuş, karanlık kaybolmuş ve insanlar için bir umut doğmuştur! O'nun doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. O gecenin sabahı gerçekten de feyizli bir sabahtı. Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi, Yüce Allah’ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden biridir.
Kur’an-ı Kerim’de "Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah'ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Hâlbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler." (Âl-i İmrân, 164) ayeti, Hz. Peygamber Efendimizin insanlık için önemini anlatmaktadır.
Günümüz insanı, maneviyat ve ahlak alanında çöküntüye uğramıştır. İşlenen her günah, bencillik, çıkarcılık, kin, düşmanlık, başkalarının hak ve hukukuna saygısızlık gibi olumsuzlukların, bizim manevi ve ahlaki yükselişimizin önündeki en büyük engel olduğu asla unutulmamalıdır.
Cenabı Allah, Müslümanlara bu gecenin anlam ve önemini idrak edebilmeyi nasip eylesin. Allah Celle ve Celalühü, yaratılışın gayesini anlamaları, ölüm ve ötesini bildirmek, insanların düzgün ve ahlaklı yaşamalarını sağlamak amacıyla Peygamber Efendimize Cebrâil aracılığıyla vahyederek Kur’an-ı Kerim’i göndermiştir.İnsanlar, Allah’a kulluk için dünyaya gönderildiğini anlamalıdır. Bunu nasıl ve hangi şart ve şekiller de yapacaklarını öğrenmeleri için de sosyal yaşam ile ilgili Kur’an’da açıklamalara yer verilmiştir. Mümin insanı tarif eden cenabı Allah, insanlara örnek olmaları için de Hazreti Peygamberi görevlendirmiştir. O’nun yaşantısı insanlık için örnektir. O’nun yaşantısını örnek alan insanlar asla kötülüğe bulaşmazlar ve hem dünya da hem de ahrette mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşarlar. Allah, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “And olsun ki, Allah’ı(n rızâsını) ve âhiret günü(n saâdetini) umanlar ve Allah’ı çokça ananlar için Allah’ın Resulünde, sizin için pek güzel örnek vardır.” (Ahzâb, 33/21). Başka bir ayette; “Müjdeleyici ve sakındırıcı olarak peygamberler gönderdik ki, peygamberlerden sonra (insanların) Allah’a karşı bir bahaneleri olmasın!” (Nisâ, 4/165), yine Nahl Sûresi 16/89’da şöyle diyor: “Biz sana Kitab’ı, her şey için bir açıklama, bir doğru yol rehberi, bir rahmet ve Müslümanlara bir müjde olarak indirdik.”
Kur’an ve Hz. Peygamberin yaşamı, insanların mutluluğu ve huzuru için takip etmeleri gereken yoldur. Bu nedenle insanlığın hem Kur’an’a hem de Peygamber Efendimizin yolundan giderek O’na uymaları gerekir. Hak yol Kur’an yoludur. Peygamber Efendimizin sünneti en iyi yoldur. İnsanları karanlıktan ve cehaletten koruyan yoldur. Bu yolu takip eden insanlar kendilerini her türlü kötülüklerden koruyabilirler. Müslümanların bilmeleri gereken en önemli şey, batıldan uzak durmaktır. Batıl yol, pişmanlık ve şeytani yoldur. Cehennem azabını artıran yoldur. İşte Peygamber Efendimiz, Kur’an-ı yaşayarak insanlara doğru yolu göstermiştir. İnsanlığın peşinden gitmesi gereken sünnet yoludur. Bu yol da pişmanlık yoktur, şeytani hevesler ve yaşantılar yoktur. Bu nedenle Hz. Peygamberin yolundan gitmenin mutluluk ve huzur yolu olduğunu söylüyoruz. Kur’an ve sünnet, bizlere, bireysel ve toplumsal olarak iman, ibadet ve ahlak bakımından kendimizi yenileme, geleceğimizi Allah’ın rızası doğrultusunda planlama ve ümitlerimizi tazeleme fırsatı sunar.
Diyanet Bir-Sen olarak, İslam âleminin Mevlid Kandilini bir kez daha tebrik ediyor, bu mübarek gecede Yüce Allah’a açılan ellerin, yapılan dua ve yakarışların, İslam âleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, toplumsal birlikteliğimizin güçlenmesine, insanlığın barış, huzur ve saadetine vesile olmasını Allah’tan temenni ediyorum.”