Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışması Sendikası, “Bilsem seçmeleri “ASİS” uygulamaları kapsamında, Rehberlik ve Araştırma Merkezinde görev yapan psikolojik danışmanlarına her sınav oturumuna ücret talebine yönelik açmış oldukları davayı kazandıklarını açıkladı.
Mahkeme, kesin olarak reddetti!
Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışması Sendikası tarafından yayınlanan duyuruya göre, “Bilsem seçmeleri “ASİS” uygulamalarında Rehberlik ve Araştırma Merkezinde görev yapan psikolojik danışmanların her sınav oturumuna ücret talebine ile ilgili açılan davanın Ankara 9. İdare Mahkemesi tarafından verilen kararla kazandıkları bilgisi yer alırken, Milli Eğitim Bakanlığının davalı idare olarak yapmış olduğu istinaf başvurusunun Ankara Bölge İdare Mahkemesinde kesin olarak reddedildiği bilgisi verildi.
Sendika, mahkeme tarafından verilen kararı yayınladı!
Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışması Sendikası, tarafından Milli Eğitim Bakanlığının davalı idare olarak yapmış olduğu istinaf başvurusu ile ilgili mahkeme tarafından yapılan gerekli değerlendirme sonucunda, konu idare mahkemesi kararı usul ve hukuka uygun olup, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı bildirildi. Bu nedenden dolayı da istinaf başvurusunun reddine karar verildi.
Yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına ve posta gideri avansından artan miktarın ilgili taraflara iadesine, 2577 sayılı Kanunun 45. Maddesinin 6. Fıkrası uyarınca kesin olarak, 23/01/2024 tarihinde oyçokluğuyla karar verildiği bilgisi verildi.
Mahkeme, “Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde” görev yapan “psikolojik danışmanların” da ASİS uygulamaları kapsamında her oturum başına 5 saat ek ders ödenmesi gerektiğine karar verdi.
Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası ise, dava sonrasında şu şekilde açıklama geldi.
Sendika, Bilsem ASİS uygulamaları sınav ücreti, danışmanlık tedbiri uygulamaları kapsamında yer alan ücreti ve yüksek lisans ve doktora öğrenimine bağlı ek ders ücretinin artımlı ödenmesi ile ilgili kazandıkları davalarla, bünyesine bağlı üyelerin haklarını savunmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Kamu zararının oluşmaması adına ve aynı zamanda da mağduriyetlerin ortadan kalkması için Milli Eğitim bakanlığının bu konularda mevzuat değişikliklerini yapması gereklidir.” Dedi.