Kahveci'den Memur Paketi Açıklaması

Kahveci'den Memur Paketi Açıklaması

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, kişisel twitter hesabı üzerinden memur paketi, 3600 ek gösterge, vergi dilimi, sözleşmelilere kadro, iş güvencesi, yönetici atama, 4688 sayılı kanun konularına dair önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, ''Bizim memur paketi dediğimiz ısrarla üzerinde durduğumuz o paketin kanunlaşması için çaba sarf edeceğiz. Bu pakette neler yer alıyor: Birincisi tüm gelirlerimizin emekliliğe yansıtılması. Bunu mutlaka sağlayacağız inşallah.

Pakette yer alan bir diğer mesele; 3600 ek gösterge meselesi çalışanın yakından takip ettiği ve hassasiyetle beklediği mesele. Hakkaniyetli, adaletli bir 3600 ek göstergenin mutlaka çalışanlara kazandırılması gereklidir. Verilen söz artık yerine getirilmelidir.

Diğer can yakıcı mesele vergi dilimleri ile ilgili meseledir. Daha nisana gelmeden ocak ayında aldığımız zammı kaybediyoruz. Kasım ayına geldiğimiz zamanda bir üst dileme giderek temmuzdaki zammı veriyoruz. Böyle bir sistem olmaz.

Memurların vergi dilimleri yüzde 15 ‘te sabitlenmeli. Devletin vergiyi  çok kazanandan çok az kazanandan az alması lazım.  ama şu anda devlet yakalandığından vergi alıyor yani açık söyleyeyim Türkiye’nin vergi rekortmeni memurlardır. Onun için bu meselede mutlaka mesafe alacağız.

Sözleşmelilere Kadro Meselesine gelince; Artık yeter dayanılacak hal almadı bakın bir Saadet öğretmen vakası yaşandı bu ülkede . Sözleşmeli bir kardeşimizdi. Öğretmendi ama intihar etti neden iş güvencesi ile ilgili kendisine uygulanan mobbing nedeniyle 

Şimdi milli eğitim bakanımıza soruyorum. Sizin vicdanınız rahatmı?  Buna müsaade etmeyin aileleri parçalamayın. Aile bütünlüğünün olmadığı bir sistemi nasıl savunabiliriz biz. Bazıları bunu savunabilir ama biz asla savunmayız.

Biz asla iş güvencesinin olmadığı aile bütünlüğünün sağlanmadığı, eğitim, sağlık gibi mazeretlerin dikkate alınmadığı bir istihdam politikasını kabul edemeyiz. Kamu dışı aile sağlığı çalışanı, vekil ebe hemşireler v.b istihdam politikaları kamunun yararına değildir.

Çıksın biri desinki sözleşmeli çalıştırınca daha verimli elde ediyoruz, böyle bir şey yok hiç kimse aileleri ayırmasın yuvaları dağıtmasın.

Kamuda 115 bin hizmetli arkadaşımız var. Üniversite mezunu, yüksek lisans yapan var. emek vermişler kendilerini geliştirmişler. Devlete bir kuruş maliyeti yok. Neyi bekliyoruz? Hizmetli arkadaşlarımıza kamu maliyesine hiçbir yükü olmayan memurluk kadrosu verilmelidir.

Bu ülkede ikramiye almayan tek kısım memurlar. Memurlar üvey evlatmı? Memurlara ikramiye ödense toplam maliyeti 6 milyar.  Bu ülkede 3 günde ödenen faiz. Memurlara niçin ödenmiyor bayram ikramiyesi çalışanın hakkıdır. Anasının ak sütü gibi helaldir

Yönetici atama meselesi var. Hain darbe girişiminden sonra sihirli sözcük liyakat oldu. Peki ülkenin yönetimine liyakatli insanları getirmek için çaba sarf ediyor muyuz, hayır.  Bu iş böyle devam edemez etmemelidir.

Gelin liyakati gerçekten önceleyecek, bilgiyi, beceriyi öne çıkaracak adaletli hakkaniyetli bir görevde yükselme sınavı ortaya koyalım. Bunu da mülakatla sulandırmayalım.  İnsanların haklarını yemeyelim. Adam kayırma meselesi ülkenin ciddi sorunudur. Bunun önüne geçmeliyiz.

Dönem adam kayırma, sendikacılık ayrım yapma dönemi değildir. Madem birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Yürekten inanıyoruz buna ihtiyacımız var. Devletin yönetim kademeleri asla bir sendikaya, cemaate, dernek, tarikata teslim edilmeyecek kadar önemli mevki ve makamlardır.

Mevcut 4688 sayılı kanun bizim ihtiyaçlarımızı karşılayacak durumda değil. 4688 sayılı kanunu uluslararası çalışmalara uygun , örgütlenme özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıran adam gibi bir toplu sözleşme düzeni olan bir kanun olsun. Kanunu güçlü hale getirelim.

Grev hakkı mutlaka gelmeli, grevle birlikte siyaset ve yönetime katılma hakları ile bütünleşmiş bir sendika kanuna ihtiyaç var. Çalışanlar hakkında yönetici karar verirken mutlaka orda sendika söz sahibi olmalıdır. Artık dünyada katılımcı yönetim var.

Biz niye bizimle ilgili meselelerde yönetime katılmıyoruz. Artık talimat devri geçti. Keyfe keder yönetemezsiniz. Çalışanın yönetime katıldığı bir sistem kurulmalıdır. Özellikle toplu sözleşmede 3 milyon memur , 2 milyon emekli  bir kişinin kararına bakıyor.

O yanlış karar verince bunu düzeltecek bir mekanizmaya ihtiyaç yokmu onun için toplu sözleşme masasında çoğunluğun imzası aranmalıdır. 14 tane sendika temsilcisi katılıyor 8 imza mutlaka aranmalıdır. Yetkili konfederasyon dışındaki sendikalara da hakem heyetine itiraz edebilmeli.'' dedi. 

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.