657 DevRet Memurları Kanununa Hayır!..

657 DevRet Memurları Kanununa Hayır!..

Kamuajans.com - Özellikle son yıllarda kamuda tartışma konusu olan hususlardan birisi, 657 Devlet Memurları Kanunu’dur. Bu tartışmanın boyutu ise en son Çalışma Bakanı Sayın MÜEZZİNOĞLU’nun, kamuda dokunulmaz ve imtiyazlı grup kalmayacak çıkışı ile güncel bir zemin kazanmış oldu. Bakanımızın bu çıkışına sendikalardan anında yanıt geldi.

Kamuajans.com - Bunlar arasında TES Genel Başkanı Sayın KONCUK’un konuya ilişkin Twitter hesabı üzerinden paylaştığı sözleri dikkat çekici ve kayda değerdi. Şöyle mukabele ediyordu Sayın KONCUK Sayın MÜEZZİNOĞLU’na: 

“Sayın Müezzinoğlu, bir tane açığa alınan milletvekili gördünüz mü? Bir de memurlara bakın, binlercesi açıkta veya ihraç. Dokunulmazlık nerede?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Müezzinoğlu: Kamu çalışanı, bir çalışan statüsü. Dokunulmazlığı, ayrıcalığı olan bir memur yapısı olmamalı, demiş. 

Sayın Müezzinoğlu, memurları milletvekilleri ile karıştırmış.Sayın Bakana tavsiyem 657 Sayılı DMK'yı okumasıdır, memurun dokunulmazlığı yoktur.

Çalışma bakanları çalışanın yanındadır,onların görevi haklarını savunması gereken insanlarla ilgili kamuoyunu yanlış bilgilendirmek değildir.

Memurun sınırsız iş güvencesi yoktur, mevzuatın hiç bir yerinde böyle bir cümle de yoktur.Bakanlık mevkiindekiler daha sorumlu konuşmalıdır. 

Bir kez dahi 657 Sayılı DMK'yı okumamış insanların memurlarla ilgili ahkam kesmesi kabul edilemez.Sayın Müezzinoğlu'na ise hiç yakışmaz.”

Aslında hükümet kanadından memur için imtiyazlı ve dokunulmaz olarak anlaşılan husus, 657 Devlet Memurları Kanunundaki karşılığı itibariyle memur nazarında iş güvencesidir. İş güvencesi, hükümet ve sendikalar-memurlar arasındaki 657’ye bakış açısı farklılığından kaynaklı bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Yani bir tarafın iş güvencemiz dediğine, diğer taraf imtiyazlı ve dokunulmaz gibi takılarla yaklaşım sergiliyor. İşte bu bakış açısını doğrultarak, ancak 657’yi, masaya yatırıp daha düzgün ve sağlıklı bir şekilde tartışmaya açabiliriz. Kamu personel sisteminin değerlendirilmesi çalıştayını ise bu bağlamda, herkesin eteğindeki taşları döküp 657’nin doğru bir zemine oturtulması için önemli bir vesile olarak yorumlayabiliriz. 

Şu çok iyi bilinmelidir ki, 657’deki iş güvencesi, devlet kadrolarında denge unsuru olarak saydığımız liyakatın da bir teminatıdır. Liyakat, devlet kadrolarına ideolojik ve dinsel ya da başka şekillerde ve arzularda ve niyetlerde illegal sızmaların da önüne geçerek, hükmeden siyasi irade dışında devletin başka hegemonyaların altına girmesine fırsat ve izin vermez. Devlet için böyle hayati bir konuda, liyakat ile atanan bir memurun iş ahdini bir kişinin iki dudağı arasına bırakmamak gerekir. Bu bakımdan yasal bir güvence altındaki durumun, memur için kendisine yönelik tehditlere karşı bir kalkan işlevi göreceği kanaatindeyim. Yoksa, tersi bir durum, devlet içine sızan yapılanmaların kendisinden olmayanlara yönelik bir kıyımına ve devlet içinde bir yıkıma neden olabilecek bir sonuç doğurabilir. Milli güvenliğe tehdit yapıların devletin her yanına, hatta dip bucağına sızmalarına, devlet için denge ve bağlılık unsuru olan liyakat ve iş güvencesi silahları ile karşı konabilir. Tam aksi durumda ise iş güvencesi olmayan 657, devlet içine sızmış kötü niyetli yapıların elinde bir silaha hatta bombaya dönüşür. Böylelikle, yukarıda da ifade ettiğimiz üzere devlet için kıyım ve yıkım gibi kötü ve olumsuz neticeler ortaya çıkabilir. Devletimiz, bu tehdidi iş güvencesi ve liyakatı olan 657 DMK ile ortadan kaldırabilir. Bilinmelidir ki, liyakat ve iş güvencesi, 657’nin en güvenli bölgesidir. İnanınız ki, iş güvencesi ve liyakatı olan bu güvenli bölgeye hiçbir yerden ya da taraftan sızmalar olmaz. Böylelikle, devlet kadroları korumaya alınmış olunur. Yoksa, dışarıdan gelebilecek tehditlere karşı çok kırılgan ve zayıf olur. 

Sonuç olarak, memur için iş güvencesi ve kamuya alımlarda liyakat, DMK’nın vazgeçilmezleridir. Memurun iş güvencesi olmadığı an, devlet kadrolarına girişte genel bir şart olan ‘T.C. vatandaşı olma’ şartı da yerini başka şartlara bırakır, devlet kadroları ise liyakat yerine iltimasa kucak açar. Böyle bir tabloda, DEVLET MEMURLARI KANUNU, DEVRET MEMURLARI KANUNU hüviyetine bürünür. Kim devlet içinde yapılanmış, güçlenmiş ise kadrolar da ona devredilmiş olunur. Devlet memuru değil, Devreden memuru gibi olur. ‘L’ yerine ikame ettikleri ‘R’ ile devleti ısırarak yıldıran ve sonra açtıkları deliklerden devlete sızan yapılara karşı sonuna kadar DEVLET MEMURLARI KANUNUNU savunmalyız. DEVLET MEMURLARI KANUNU, devlet kadrolarında dengeyi gözeten ve koruyan liyakatın, iş güvencesinin ve milli güvenliğin BEKÇİSİDİR. İş güvencesiz DevRet Memurları Kanunu ise tam aksine liyakatı ve milli güvenliğimizi ısıran bir bekçiye benzer. Onun için dış paydaş konumundaki sendikalara kulak vermek ve onları dikkate almak bir mecburiyettir diye naçizane düşünüyorum. 

Saygı ile...

Yusuf SEVİNGEN

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.